Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gizem Doğrucan

Gizem Doğrucan
@Gyzew
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi
İstanbul
27 okur puanı
Haziran 2023 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Benim de içimde saklı tuttuğum Buzlu kıyılar, çığlık hatıraları Ben de senin kadar kaçkınım ve yaralı.
Reklam
Konuşamadıklarımız bir bulut kalınlığında duruyordu aramızda oysa konuşsak, ya da dokunsak birbirimize Çekip gidecekti içimizdeki o korkunç noksanlık
222 syf.
·
Puan vermedi
Suçlar ve Cezalar Hakkında
Suçlar ve Cezalar HakkındaCesare Beccaria
8.7/10 · 664 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
88 syf.
·
Puan vermedi
·
2 saatte okudu
Hani
HaniOruç Aruoba
8.4/10 · 4.343 okunma
Hayal, gerçeği hep istediği biçimde kurar; ama gerçek, hep kendi biçiminde oluşur. İşin kötüsü, hayal, kafasına dank etmiş, geçmiş gerçekleri bile, yoğurur, biçimler, kendi istediği biçime sokar- hayalin elinde, en ‘gerçek’ gerçekler bile gerçekliklerini yitirirler. Hayal gerçeğe ulaşamaz — ulaşsa bile, onu gerçek olmaktan çıkarır, hayal kılar.
Reklam
Felsefe, kişinin kendi özel yaşamında en az becerebildiği; dolayısıyla da acısını en çok çektiği konuyla enlemesine-boylamasına uğraşmasının ürünüdür. Felsefe, kişinin başedemediğiyle boğuşmasıdır.
Kendin olmağa çalıştığın her durumda, sen de eksik düştün, ötekiler de: kendine katmağa çalıştığın her öteki, başkası olup çıktı — bu arada sen, kendin de başkalaştın, “O ötekini belki kendim kılarım” diye… Dizi dizi yanılgılar Geciktirmeler Kaçınmalar Yan çizmeler Atlatmalar Geçiştirmeler Daha neler neler
O zaten alışıktır yitim acılarına — tabiî hiç alışmamış olarak; ayakta durur gerçi; ama bir düşün: ne denli acılı olur o zaman, zaten çöl içinde bir kayalık gibi duran yaşamı—
Yeniden güçlü -yapabilir- olmak: Bunun için nasıl da tersine çevirmen gerek yaşam yönelimlerini -sen tamamiyle boşvermeye karar vermişken geldi o: bütün yönelimini değiştirmek için- nasıl da zor bu; ama nasıl da güzel, yeniden canlanmak - yaşamının toz tutmuş hayallerini silkeleyip bahar güneşine çıkarmak- Kendine yeniden bir yeni yıldız seçip, gökyüzü haritanı yeniden çıkarmağa girişmek..
Kendi olarak sana gelen sana gereksinimi olmadan, seni isteyen sensiz de olabilecekken, senin ile olmayı seçen kendi olmasını, senin ile olmaya bağlayan O, işte…
Reklam
Ayırdedemiyorum İçimdeki kıpırtılarla Dışımdaki tangırtıları; Yaptıklarımsa, hep yanılgılardan
Ama yazgısını yaldızlı çokomel kağıtları gibi Tırnaklarıyla düzeltmiyor insan.
Felsefe yapan kişinin, yaptığı felsefe yüzünden (onun sonucu) yıkıma gitme zorunluluğu şuradan bellidir ki, felsefe yapan kişi, felsefe yaparken, en derin yaşantılarına, yaşamının köklerine, varoluş temellerine inmektedir. Kişi felsefe yaparken, kendi temellerini kazmaktadır bundan dolayı da işte, kolayca yıkılabilir
Felsefenin sessizlik ile özel bir ilişkisi vardır: Gürültü-patırtı içinde olup-biten şeyler, insan topluluklarının bilinçsiz; tutkularla ve güdülerle yönlendirilen oluşma biçimlerinin kör biraradalıklarının ürettiği etkilerden çıkar. Oysa felsefe, felsefe yapan tek kişinin, kendini ve yaşadığı şeylerin aslını, temelden ve sahiden anlama; dolayısıyla kendi geleceğini, hatta bütün olarak yaşamını tehlikeye atan bir bilinçlenme gereksiniminden oluşur. Bu gereksinim ve onun doğurduğu çaba da, en uç derecede sessizliği zorunlu kılar Yer yer ve zaman zaman tam bir ‘ölüm sessizliği’ni
Sen ise bir seyirci olacaksın yalnızca; elinden bir şey gelmeyecek, durumlar, olaylar karşısında kişiliğin ne yaptıracaksa onu yaptıracak sana; sen de yapacaksın onu. Yaparken de hep yaptıklarını kendin yapıyormuşsun gibi bir izlenim edineceksin, bir yanılsamadır bu. Yaşam, yazarı da, sahneye koyanı da, başoyuncusu da sen olan; ama senin yalnızca seyircisi olduğun bir oyundur.
321 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.