En derini dünyanın kendi uçurumum
Başım dönüyor içimin derinliğinden
Bigün kaldırıp kendimi fırlatacağım
Kendimi kendi içime atacağım
Kartal kanatlarının da bir sınırı var gökte
Uçakların da füzelerin de
Bütün o sınırları aşacağım
Kendimi içimdeki sınırsız boşluğa bırakacağım
Durmadan çekiyor beni bu dipsiz doruksuz uçurum
Gözlerim kararıyor içime bakınca
Atıp kendimi kendime
Derinlik korkusundan büsbütün kurtulacağım
KENDİMDEN ÖZÜR DİLERİM.
Değemeyecek insanalara bu kadar anlam yükleyip sadece kendimi üzdüğüm için. Kendimden çok onlara önem verdiğim için. Sadece güçlü görünmek uğruna güçsüzlüğümü benimsemediğim için. Sonları asla kabullenmeyip kendimi hırpaladığım için. Ve en çok da herkese haddinden fazla taviz gösterirken kendime bu kadar acimasiz olduğum için.
Kendime not; bugün buradaysan bir şeyleri başardın demektir. Eğer canın yanarsa, yorulduğunu hissedersen ve en önemlisi de yok olmak istersen arkana dön ve bak. Her şey geçiyor. Gece gündüze karışıyor herkes her şeyi unutuyor.
En derini dünyanın kendi uçurumum
Başım dönüyor içimin derinliğinden
Bigün kaldırıp kendimi fırlatacağım
Kendimi kendi içime atacağım
Kartal kanatlarının da bir sınırı var gökte
Uçakların da füzelerin de
Bütün o sınırları aşacağım
Kendimi içimdeki sınırsız boşluğa bırakacağım
Detayında kaybolduğunuz insanın kıymetini varlığında anlayın. Yüreğin tek derdi var; sevmek. Vakti geçen kiymetin işine yarar mı bilmek? Ne kışlar gördüm vakti gelince bahara döndü, ne baharlar gördüm vakti gelince çiçeğini döktü. Avucunuzun içinde tutamıyoruz zamanı. Kayıp gidiyor çocukluğumuzun uçurumları gibi. Herkes anlıyor yokluğunda kıymetin değerini. Mühim olan yanındayken de anlamak değil mi?
Murat Ali Ersan ❤
bir çiçek bile doldurabilir
uçurumların derin oyuklarını
oysa o bir çatlaktan fışkırıp
bir yangın gibi büyüyendir
belli ki duymaktadır kalbinde
aşkın saklı yalnızlığını
anımsanan ne varsa şimdi
biraz acıya dönüktür yüzü
ve solgun bir gülümseyiş
gibi sararken sessizliği
taşır bekleyişin gizinde
aşkın saklı yalnızlığını
AŞK
Hayatın hızıyla yaşadık o aşkı
Herşey bir anda başladı
Yaşandı
Ve bitti...
Yan yana gidip de bir süre
Ayrı yönlerde uzaklaşan
İki tren gibi
Ataol Behramoğlu
Bir adın kalmalı geriye
Bütün kırılmış şeylerin nihayetinde
Aynaların ardında sır
Yalnızlığın peşinde kuvvet
Evet nihayet, bir adın kalmalı geriye
Bir de o kahreden gurbet
Beni affet
kaybetmek için erken
Sevmek için çok geç
Yanarım; öyle bakma yüzüme yağmur gibi
Dağıt kalbini saran hasret bulutlarını
Damlasın gözlerine sonsuzluk usaresi
Dalgınlık evlerinin en güzel melikesi
Sevemem; tozlu raflar arasına girmeden
Çöllerim kandır benim
Sevemem; karanlığı bir daha devirmeden
Aşkım isyandır benim
Nurullah Genç
Aşk ile düşersen yanılırsın,
Zekâ ile düşersen kavrulursun,
Akıl ile düşersen çıldırırsın,
Duygu ile düşersen gülünç olursun,
Aşka düşmezsen kalabalığa karışır, ezilirsin.
Sersem sersem bakınıp durma bir yol seç.