Elbek ..علي عمران
@Imranbek_
İlim bir nurdur, bir hayattır, bir cemiyetin yaşamasına ve yükselmesine sebebdir. Cahillik ise, bir karanlıktır, bir ölüm, bir felakettir. * (" Burası benim hatiratimdir kimse Malayani işlerle meşgul etmesin lütfen.")
Muhasebe
Üniversite
Türkiye
11 okur puanı
Ekim 2022 tarihinde katıldı
Kurbanın sevabı.
Bir kurban bayramı günü Resulullah (s.a.v.) Hz Fatıma'ya ( r.anh.),
- Ey Fatıma ! Kalık ve kurbanının yanına giderek ( onun kesılmesine) şahit ol ! Zira ondan akıp yere düşen ilk kan ile birlikte Allah Teala'nın senin geçmiş günahlarını bağışlaması vardır buyurdular.
( DÜRRETÜL VAİZİN.)
Kurbanın sevabı. ( 2 kısım.)
''Kesmek üzere hayvanı yere yatırdığı zaman, yeryüzünden gökyüzüne kadar ne kadar mahlukat varsa onun için istiğfar ederler. Hayvanı kesip kanını akıttığında Allah Teala akan kanın her bir damlasından 10 melek yaratır. Bu melekler adam için kıyamete kadar istiğfar ederler. Etini taksim ettiği zaman , her bir lokması için ona 1 köle azat etmiş kadar sevap verilir.''
( DÜRRETÜL VAİZİN. )
Kurbanın sevabı. ( 1 KISIM.)
Hz Ali de (r.anh.) şöyle demiştir; '' Herkim evinden, kurbanlık bir hayvan almak üzere çıkarsa, attığı her adım için kendisine 10 sevap yazılır, 10 günahı silinir ve ( Allah indinde derecesi ) 10 derece yükseltilir. Keseceği hayvanı almak için satıcıya konuşmaya başladığı zaman her bir kelimesi tesbih olur. Hayvanın ücretini ödediği zaman, verdiği her bir dirhem 700 misli sevapla mükafatlandırılır.
( DÜRRETÜL VAİZİN. )
Okur Takip Önerileri
KEVSER SURESİ VE KURBAN.
'' Resulullah (s.a.v). bir hadislerinde şöyle buyurmuştur; '' Herkim kevser suresini okursa , Allah Teala onu cennetin bütün nehirlerinden içirir ve onun için ( yeryüzünde) kulların Allah Teala'ya ( yakınlın için ) kestikleri ( hayvan ) sayısınca on sevap yazılır. ''
( Dürretül vaizin. )
Cömert ve cimri.
'' Bir başka Hadisin rivayetinde, '' Cömert bir cahil, Allah Teala katında cimri bir alimden daha sevimlidir. ''
( Dürretül vaizin. )
Resul-i Ekrem ( s.a.v. ) şöyle buyurmuştur. ( cömert ve cimri.)
'' Cömert, Allaha yakın Cennete yakın insanlara yakın olup, ateşten uzaktır.
cimri ise Allah'tan uzak, cennet'ten uzak, insanlardan uzak ve ateşe yakındır.''
( Dürretül vaizin. )
Hz Allah'ın Rahmet nazarı.
Rivayet edildiğine göre Allah Teala, Hz. Musa'ya ( a.s. ) şöyle vahyetmişti;
'' Herkim gücü yettiği halde ( öcünü almaz da ) karşısındakini affederse, her gün ona yetmiş kere rahmet nazarıyla bakarım. Ben her kime bir kere rahmet radarıyla bakmışsam cehennem ateşinde ona azap etmem.''
( DÜRRETÜL VAİZİN. )
Hz Allah kıyamet günü kimlere bakmaz.
Üç zümre vardır ki, Allah kıyamet günü onlara konuşmaz bakmaz ve onları temize çıkarmaz. Ve onlara can yakıcı bir azap vardır.
1. İhtiyarlamasına rağmen hala zina edenlere.
2. Yalancı hükümdarlara.
3. Kibirli fakirlere.
( DÜRRETÜL VAİZİN. )
Tevekkül.
'' Hür bir kimse tamah ettiği müddetçe arzularının kölesidir. Köle olan biri de kanaat ettiği müddetçe hürdür.''
( DÜRRETÜL VAİZİN. )
BELA VE MUSİBETLER KİMLERE YAKINDIR.
'' İnsanların bela ve musibete en çok maruz kalanları Peygamberlerdir. Sonra alimler sonra sırasıyla onlardan sonra gelenler.''
( DÜRRETÜL VAİZİN. )
HZ ALLAHA TÖVBE.
'' Resul-i Ekrem (s.a.v.) bir hadislerinde, '' Ey insanlar ! Allaha tövbe ediniz ! zira ben günde yüz defa o'na tövbe etmekteyim. '' buyurmuştur.
( Dürretül vaizin. )
Zulümden sakınmak.
Ey kullarım ! Ben, hem kendime hem de kullarıma zulmü haram kıldım Dikkat edin, sakın zulmetmeyin. !
( Dürretül vaizin. )
KÖTÜ AHLAK.
'' Sirkenin balı bozup ifsad ettiği gibi kötü ahlak da imanı bozar ve ifsad eder''
( DÜRRETÜL VAİZİN. )
Tevekkülün kısımları.
Hatemi Esamm ( k.s. ) demiştir ki; Tevekkül dört kısımdır.
1. Mahlukata yapılan tevekkül,
2. Mal mülke yapılan tevekkül,
3. Nefse yapılan tevekkül,
4. Allah Teala'ya yapılan tevekkül.
( DÜRRETÜL VAİZİN.)
Sadakanın sevap cihetinden çeşitleri.
1) Bire on sevap ( fakirlere verilen) sadaka.
2) Bire yetmiş sevap ( akrabalara verilen) sadaka.
3) Bire yedi yüz sevap ( kardeşlere verilen ) sadaka.
4) Bire yedi bin sevap ( ilim talebelerine verilen ) sadaka.
( Dürretül vaizin. )