Doğadaki her canlı, yaşayabilmek için özgürlüğe ihtiyaç duyar.Kuşlar,özgür olmazsa gelişemezler.Çam ağacının gölgesindeki erik ağacı gelişemez.İnsan da böyledir.Yaşayabilmek için özgürlüğe gereksinim duyar.Ama bunu nasıl başaracağını bilemez.Çünkü o,kendi kendisinin kölesidir.Toplumun kölesidir.Kendisini; kendi değer yargıları ile yargılar ama, bunlar ya toplumun değer yargıları ile aynıdır ya da ona bir tepki olarak oluşurlar.Etki-tepki hepsi bu.Yeni bir şey yoktur.
Hiç kimse bize insan olmanın ve sadece yaşıyor olmanın sonsuz değerliliğinden söz etmez.Etseler bile acımasız bir yetişkin olduğumuz için artık biz anlayamayız.
Gelin hep birlikte doğaya bakalım.Doğaya uygun yaşayalım.Doğada olmayan her şeyi terkedelim.Hırsları, açgözlülüğü, şiddeti, nefreti, düşmanlığı, umutsuzluğu, çaresizliği bırakalım.Bırakalım ki,geldikleri gibi gitsinler.Bağımlılık halkalarını aşıp, özümüze, özbenliğimize, yani evimize dönelim.Kendi evimize.
Seni sevince yaşar gibi yaparak ölüyorum,
Kendi dinimde.
Gidip asılı kalma başkasının kalbinde,
Sana ait kabîlelerim var;
Habiller,kabiller var bende,
Her uykuda savaşan düşlerimde.
Her bahar Ergenekon ,
Senin adın dağların hemen arkasında.