İvan Turgenyev’in Babalar ve Oğullar romanı, eski ve yeni nesil arasındaki düşünce çatışmasını ele alan güçlü bir eserdir. Kitap, 19. yüzyıl Rusya’sında geçen bir hikâye üzerinden, geleneksel değerlerle modern fikirlerin karşı karşıya gelişini işler.
Roman, iki genç arkadaş olan Bazarov ve Arkadiy’in, Arkadiy’in ailesinin malikanesine yaptığı yolculukla başlar. Bazarov, sert ve soğukkanlı bir nihilisttir; dine, sanata, toplumsal kurallara ve duygulara değer vermez. Arkadiy ise Bazarov’un fikirlerinden etkilenmiş gibi görünse de, zamanla kendi içindeki yumuşak ve daha geleneksel yanları keşfeder.
Malikane, eski nesli temsil eden iki karakterle doludur: Nikolay Kirsanov (Arkadiy’in babası) ve Pavel Kirsanov (amcası). Nikolay, oğlunu anlamaya çalışan iyi niyetli bir baba iken, Pavel, Bazarov’un fikirlerine açıkça karşı çıkar ve onunla sık sık tartışır.
Hikâyenin ilerleyen bölümlerinde, gençler yeni insanlarla tanışır. Anna Odintsova, Bazarov’un ilgisini çeken, güçlü ama mesafeli bir kadındır. Bazarov her ne kadar duyguları reddeden biri olsa da, Anna’ya duyduğu aşk karşısında sarsılır. Ancak bu aşk, onun karakterine uygun bir sonuca ulaşmaz.
Roman, Bazarov’un trajik sonuyla tamamlanır. Nihilizme sıkı sıkıya bağlı bir karakterin, hayatın gerçekleriyle yüzleşmesini izleriz. Sonunda, ne bilim ne de felsefe onu kurtarabilir ve Bazarov, kendi inançlarının içinde kaybolur.
Sade ama etkileyici anlatımıyla, insan ruhunun çelişkilerini ve değişen dünya karşısında bireyin bocalayışını işler. Bir yanda akıl ve mantık, diğer yanda duygu ve gelenek arasında sıkışmış karakterler, okuyucuya derin bir düşünme alanı sunar.