You're beautiful, but you're empty...One couldn't die for you. Of course, an ordinary passerby would think my rose looked just like you. But my rose, all on her own, is more important than all of you together, since she's the one I've watered.
Milton 1608-1674 yılları arasında yaşamış İngiliz edebiyatının en ünlü şairlerinden biridir. Geoffrey Chaucer, Ben Jonson, John Donne, Thomas More ve Shakespeare’ten aşağı kalmayacak şekilde İngiliz dilini yeni kelimeler kazandırarak zenginleştirmiştir. İngilizce, Yunanca, Latince ve İtalyanca bilgisi ile ‘ensanguined’ ’emblazonry’, ‘horrent’,
"...maviyi soruyordun,
gözlerimden yüzüme yayılan maviyi mi?
bir renk değildir, mavi huydur bende
ve benim yetinmezliğimdir.
ve herkesin yetinmezliğidir."
"And I sit here without identity: faceless. My head aches. There is history to read - centuries to comprehend before I sleep, millions of lives to assimilate before breakfast tomorrow."
"...Bu ilk devrim teşebbüsüm değildi elbette. Son da olmayacak. Ama ömrüm ve ömürsüzlüğüm boyunca geçirdiklerim arasında yaptığım üç devrim teşebbüsü arasından en sevdiğim hep bu ikincisi olacak."