Mavi günlüğü
@Mavilin
كُنْ فَيَكُونُ
( Ol der, ve olur )
Mavi , kitap ve çay sever
Öğrenci
GAÜN Felsefe
Gaziantep
Gaziantep, 28 Haziran 1997
143 okur puanı
Ağustos 2020 tarihinde katıldı
Aklımı başımdan alsalar, havada tepetaklak tutsalar bile ona, yine ona döneceğimi mi sanıyor ? Pusula mıyım ben İbrahim'i gösteren ?
Sayfa 47Kitabı okudu
Bazen insanın ağzından çıkan ses, kalbinden uzağa gidemez.
Sayfa 35Kitabı okudu
Bazı insanlar için / bazen insanlar için hayat kayboluşlardan ibarettir.
Sayfa 28Kitabı okudu
Okur Takip Önerileri
Son söz Yunus Emre'nin.. (: (Âmin)
Ya Rab! N'ola benim hâlim, kabre vardığım gece? İyi olmazsa amelim kabre vardığım gece? Ya Rabbena! şaşırtma; yüzüm üzre düşürme. Zebaniler üşütme, kabre vardığım gece!
Ah ölüm..
"İnsanların ölüm yokmuş gibi yaşamaları beni korkutuyor. Her gün, her saat, her saniye birinin öldüğünü ya duyuyorlar, ya görüyorlar, ama aynı ölümün bir gün kendilerine geleceğini unutuyorlar."
Rabbim nefsin şerrinden korusun.. (Âmin)
Ne koca dağlar aştım da bir nefsimi aşamadım! Ne doymak bilir o, ne de susmak!
Bizi biz yapan da bu değil midir zaten..
"Yeryüzünde hiç kimse sahipsiz değildir. Allah'tan korkan insan, ölümü bilen insan; çocuk, yaşlı, zengin fakir, Müslüman ya da gayrimüslüman kim olursa olsun insana saygı duymayı bilmeli."
Gönül incitmekten Allah'a sığın..
"Korkutur beni gönül kırmak. Hakka girmek, hak yemek! Adil'dir o, Hakk'tır, Müntakim'dir, Celil'dir, Dâr'dır, Hâfıd'dır, Hakem'dir, Kâbid'dir! Allah muhafaza! Kulunun hakkını bizzat O gözetir, kollar."
Bunları öğrendiğimiz vakit her şey değişir..
Adı ve rengi, dili ve ırkı, görünüşü ve hali ne olursa olsun insanı yargılamamayı, hiçbir insan hakkında su-i zan etmemeyi...
"Senin kendine ne dediğin değil, başkalarının seni nasıl andığı asıldır."
"Ben bir insanı anlamak istediğim zaman onun gözlerine bakarım. Gözlerde ki ışık söyler bana mazlumla mı uğraşıyorum, zalimle mi..."
SübhanAllah.. :)
"Kâinatın hiç bir noktası yoktur ki her an O'nu zikretmesin.. Dünyanın hiç bir zerresi yoktur ki, her an tekrar tekrar O'nunla birlikte yeniden yeniden var olmasın."
Bir tırtılın kelebeğe dönüşünde ki şahaneliği izlediniz mi hiç? Yürümek, görmek, koklamak, tatmak, hissetmek, düşünmek, hayal etmek... Bundan öte varlık mı var? Güneşin doğuşunu izlemekten öte zenginlik mi var?