Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Melek Özdalgıçlar

Melek Özdalgıçlar
@Meleginokuduklari
212 okur puanı
Mayıs 2020 tarihinde katıldı
352 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Acı, ölum ve sonrasında yeni bir yaşam... Kitapta şöyle bir cümle geçiyor. "Ne yazık ki insanların çoğu yaşamlarının değerini ancak sona yaklaşırken anlarlar." Bu hayat koşuşturmacasında kim en yakınını anlıyor veyahut kim gerçekten dinliyor birbirini. Nasılsın? Kelimesi herkesin ağzında, sonunda kocaman bir soru işareti olan ama anlamını yitiren bir kelime hayatlarımızda. İnsanoğluda bu hengamede yaşadığını zannederek pinpon topu misali korkularının arasında bir oyana, bir bu yana savrulup duruyor. Sarah'ında korkuları vardı ve bu yüzden baş editörlüğüne yükseldiği yayınevinde işini yapamıyordu. Hâlbuki Sarah o güne kadar başarabileceği her şeyi başarmıştı. Sarah'ı anlayan birisi vardı ama kocası değildi. Kocası işinde çok meşgul olan bir kişiydi. Onu anlayan ve acıları, gerçekleri ile yüz yüze gelmesini sağlayan adam, yüzü darmadağın muhtemelen insanlarla kötü deneyimler yaşamış bir kişiydi. Peki ne istiyordu bu adam Sarahdan? İşte bu sorunun cevabı psikolijik gerilim türünde yazılmış , gayet sürükleyici ve düğümler çözüldükçe sizi çok etkileyen bu kitabın satırları içerisinde. #wulfdornfobi Kalemi ile ilk tanışma kitabımdı. Ben okurken film izler hissine kapıldım ve kötü karakteri o yanık adamı nedense çok sevdim. Tabii ki ara ara diğer kitaplarınıda okuyacağım.
Fobi
FobiWulf Dorn · Pegasus Yayınları · 20163,848 okunma
Reklam
352 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Fobi
FobiWulf Dorn
8.2/10 · 3.848 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Reklam
283 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Yaşar Kemal’in “O iyi insanlar o güzel atlara binip çekip gittiler. Demirin tuncuna, insanın piçine kaldık.” sözü, insan çürümüşlüğünün tarihidir. Kalemine çok geç kaldığım okurken hayıflandığım, ama bundan sonra o mürekkebi yalamış ve tadına varmış birisi olarak da asla bırakmayacağım bir isim #yaşarkemal #binboğalarefsanesi kitabının arka kapağında aynen şu cümle geçiyordu. Yörüklerin yok oluşuna yakılmış bir ağıt... Ağıt ki ne ağıt dedim okurken. İliklerime kadar hissettim, sayafalarda ki yörüklerin çaresizliğini, parsellenmiş yerlerin küçük bir kıyısında yaşama mücadelesi verenlerin sömürülmesini, okurken çok canımı acıtsada hakikat işte dedim can yanmış ki yakıyor. Yakanlardan değilim, ama yananların acısını belki de bu yüzden anladım. Betimlerine hayran kaldığım bu destansı romanda bir de demirci Haydar Usta'nın torunu Kerem ve güzeller güzeli Ceren'in hikayesinide serpiştirecek ruhunuza üstad.
Binboğalar Efsanesi
Binboğalar EfsanesiYaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 20204,955 okunma
Evet, dünyayı ilgilendiren şeyler bunlar işte, diye düşündü adam. İnsanlar yaşamlarındaki boşlukları bunlarla dolduruyorlar. Başkalarının özel hikâyeleriyle. Gün geliyor kendi yaşamlarının hiç yaşanmadan bittiğini fark ediyorlar. Kendi yaşamlarının değerini bilmiyorlar. Ama ben bunu artık değiştirebilirim.
Sayfa 157Kitabı okudu
Hayatın cilvesi burada gizliydi: Neyin gerçekten önemli olduğunu anlayabilmek için bazen ağır darbelerin yaşanması gerekiyordu.
Kader, kaprisli bir demiryolu makasçısı gibi. İnsanları bir araya getirip sonra ayırıyor. Canı isterse onları yeniden karşılaştırıyor. Üstelik bu karşılamanın yollarını insan en çılgın fantezilerinde bile hayal edemiyor.
424 syf.
6/10 puan verdi
·
Beğendi
Pekâlâ. Madem bir hikâye dinlemek istiyorsunuz, anlatacağım dedi. Bu cümlenin devamında kitap harika bir dev hikâyesi ile başlıyor. Ve devamında da annesiz kalan iki küçük çocuk kardeşten de öte Peri ve Abdullah'ın hikayelerine denk geliyorsunuz. Babaları Sabır, üveyanneleri Pervane de hikâyeye ortak olanlar. Ben okumaya kendimi kaptırmış iken, olay örgüsünün bu ana karakterlerin yaşadıkları olaylar üzerinden devam edeceğini zannederkennnn hopplaaa nereden çıktı bu diğer karakterler dedim. Tamam hepsinin bir yeri vardır ama anlatımı çok çok uzun tutmuş hâliyle bu da sıktı ve yordu okurken beni. Okurken hakimiyetimi kaybettim. Neredeyse hepsine bir bölüm ayırmış. Keşke sadece ana konu üzerinden kitaba devam edilse idi çok çok farklı olurdu diye düşünüyorum. Bin Muhteşem Güneş kitabını okudum daha önce ve uzun süre etkisi kalmıştı ben de ama bu kitabı için aynı şeyi söyleyemiyorum ne yazık ki.
Ve Dağlar Yankılandı
Ve Dağlar YankılandıKhaled Hosseini · Everest Yayınları · 202234,8bin okunma
Reklam
Bir koca dünya ölüyor, içinde ben de varım, sen de... Birlikte ölüyoruz, hay yiğidim.
Sayfa 158Kitabı okudu
Yüreğinde bir acı, kendi kendini küçük görme, aşağılama, dayanılmaz bir yalnızlık, çaresizlik.
Umutsuz olmayın, umutsuzluk kötüdür, beladır. Umutsuzluk diri, canlı, soluk alan insana yakışmaz. Umutsuzluk ancak ölülere mahsustur.
Belki kederi de neşesi de sahte, yapmacık tavırlardı; belki her ikisi de öyle değildi. Hangisinin rol, hangisinin gerçek olduğu benim için bulanıklaşmıştı.
Sayfa 294Kitabı okudu
315 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.