Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Merve EGE

Merve EGE
@Merveege_
Pàl sokağındaydı.
Insan hicbir şeye alışmamalı. Bana baksana tam da güneşin keyfini yaşamaya başlamıştım yeniden; dağlara bakmaya, yaşamın sorunlarına bile alışacak gibiydim. Yaşamın anlamsızlığının bile kendi suçum olduğunu kabullenmek üzereydim.
Sayfa 104 - CAN YAYINLARIKitabı okudu
Reklam
Anne babası gene de severdi onu kuşkusuz, ama onları üzmekten korktuğu için hayalini gerçekleştirmenin bedelini ödeyememişti. Belleğinin derinliklerinde yatıyordu o hayal artık; gerçi arada bir, çok güzel bir konsere gittiğinde ya da çok iyi bir plak dinlediğinde canlanır gibi oluyordu, ama o zaman duyduğu kıstırılmışlık duygusu o kadar ağır geliyordu ki, hayalini bastırıp derin uykulara gönderiyordu yeniden.
Sayfa 103 - CAN YAYINLARIKitabı okudu
Peki gerçeklik nedir? Çoğunluk ne diyorsa odur. Ille de en iyisidir ya da en mantıklısıdır anlamına gelmez bu, toplumun bir bütün olarak isteklerini en yakından karşılayandır.
Sayfa 96 - CAN YAYINLARIKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Insanların mutluluk olasılığı ne kadar yükselirse, mutsuzlukları da o kadar artıyor demek.
Sayfa 87 - CAN YAYINLARIKitabı okudu
Boşlukta kalakalmıştı. Yapayalnız. Ölümün bekleme odasında.
Sayfa 78 - CAN YAYINLARIKitabı okudu
Reklam
Insan neden kendi kendinden nefret eder? Korkaklık belki de. Ya da hiç yakanı bırakmayan yanılmak korkusu, başkalarının senden beklediklerini gerçekleştirmemek korkusu.
Sayfa 76 - CAN YAYINLARIKitabı okudu
Bir an ona her şeyi anlatabilecegini düşündü, ama sonra vazgeçti; insanlar hiçbir zaman kendilerine anlatılandan bir şey öğrenmezler, kendi çabalarıyla öğrenirler yalnızca.
Sayfa 72 - CAN YAYINLARIKitabı okudu
Yeni kesfedilen bir madde olan serotonin, insanların duygularını yöneten öğelerden biriymiş. Serotonin azlığı insanın iş yaşamında dikkatinin dağılmasına, uykusuzluğa, iştahsızlığa, yaşamdan yeterince zevk alamamasına yol açıyormuş. Bu madde bedende hiç bulunmadığında ise kişi derin umutsuzluk, kötümserlik, bir gereksizlik duygusu, korkunç yorgunluk, endişeye kapılma gibi belirtiler gösteriyormuş, bu da zamanla sürekli bir karabasana dönüşüyormuş ki sonu ya tam uyumsuzluk ya da intiharmış.
Sayfa 66 - CAN YAYINLARIKitabı okudu
Su an seçeneğim olsaydı, her günümün aynı olmasının nedeninin kendim olduğunu daha önce anlamış olsaydım, belki... " Belki diye bir sey yok, çünkü hicbir seçeneğim yok."
Sayfa 58 - CAN YAYINLARIKitabı okudu
Hayatta istediği hemen hemen her şeye kavuştuktan sonra, varlığının hiçbir anlama gelmediği sonucuna varmıştı; çünkü her şey her gün aynıydı. Böylece ölmeye karar vermişti.
Sayfa 56 - CAN YAYINLARIKitabı okudu
Reklam
Tüm ömrünü bir şeyler bekleyerek geçirmişti zaten; babasının işten eve dönmesini beklemek, sevgiliden gelecek, ama hic gelmeyen mektubu, yıl sonu sınavlarını, treni, otobüsü, telefonu, tatilleri, tatillerin sonunu beklemek, hep beklemek.
Sayfa 42 - CAN YAYINLARIKitabı okudu
Kimsenin kimseyi yargılayacak durumu yok. Her insan kendi bilir çektiği acının boyutlarını ya da yaşamında anlamın hepten yok olduğunu.
Sayfa 26 - CAN YAYINLARIKitabı okudu
Herkesin ne olursa olsun hayatta kalmak için savaşını verdiği bir dünyada, ölmeye karar verenleri anlamak kolay mı?
Sayfa 26 - CAN YAYINLARIKitabı okudu
Hayatım ağzına kadar mutluluk dolu; öyle yaşamak istiyorum ki... Sonra birden her şeye bir zehir karışıyor.
Sayfa 581 - TÜRKİYE İŞ BANKASI KÜLTÜR YAYINLARIKitabı okudu
Bazen her şeyin birden değişmesinden, bitmesinden korkuyorum; niçin bilmiyorum. Bazen aklıma şu saçma düşünce geliyor: Artık daha ne olabilir? Bu mutluluk... bütün bu hayat nedir? Sevinçler, kederler... tabiat... bütün bunlardan başka bir şeyler istiyorum. Hicbir şey hosuma gitmez oluyor...
Sayfa 579 - TÜRKİYE İŞ BANKASI KÜLTÜR YAYINLARIKitabı okudu
156 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.