Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

İrem Aygün

Peki, bebekler kuyuya ya da su değirmenine nasıl geliyorlar acaba? Bunu herkes bilmez ya,bilen birkaç kişi de vardır. Geceleyin gökyüzüne gerçekten bakmışsan bir sürü kayan yıldız da görmüşsündür. Ara sıra bir yıldız düşüp kayboluyor gibi gelir insana! Nasıl açıklayabiliriz bu olayı? En büyük bilginler bile, bilmedikleri bir şeyi açıklayamazlar.
Reklam
Küçük kızın yüzü nasıl da ışıldıyormuş! Hiçbir mum sevinçli bir çocuğun gözleri gibi ışıldayamaz!
...çünkü yüreği büyük olan da büyüklenme, kendini beğenmişlik yoktur!

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Kişiliksiz yaratıklar kişilik sahiplerini ezmeye uğraşırlar bu dünyada kardeşlerim. Çağdaş tarihimize bir göz atın. Bu makinelere karşı çıkıp onları bozmaya uğraşanlar hep kişilik sahibi, yüce yaratıklardır.
Ne bicimt dünya bu be! İnsanlar aya gidiyor. Elektriğin çevresinde dönen tatarcıklar gibi dünyanın çevresinde vızır vızır dönüyor uydular ama, burada, şu garipler köşesinde ne yasa var ne de zavallıyı koruyan, onu düşünen biri... Elinizden geleni ardınıza koymayın. Gebertin beni.
Reklam
Böyle kimseleri gördüğümüz zaman çok kere kendi kendimize sorarız: Acaba bunlar neden yaşıyorlar? Yaşamakta ne buluyorlar? Hangi mantık, hangi hikmet bunların yeryüzünde dolaşıp nefes almalarını emrediyor? Fakat bunu düşünürken yalnız o adamların dışlarına bakarız; onlarında birer kafaları, bunun içinde, isteseler de istemeseler de işlemeye mahkum
Aşk duyarlı bir şey mi ki? Öyle kaba, öyle hoyrattır ki, acıtır diken gibi. * Yüzümü örtmek için bir maske verin bana! Maske üstüne maske! * Demek yüzüstü düştün ha! Sırtüstü düşeceksin akıllandığın gün.
Ah sevgi, gözleri bağlıyken bile Nasıl da görür, yolunu seçer dilediğince!