Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Nemçeli Türk

Nemçeli Türk
@MuharipRuh
Aşktan yana söz duyunca Ben hep seni düşünürüm Issız hayaller boyunca Ben hep seni düşünürüm
Reklam
Georg Brandes 1842-1927 yılları arasında yaşayan ünlü Danimarkalı eleştirmen.
Bir fakirim ki neyim varsa senindir, bense hiç. Fakr-ı fahri eldedir ferman-ı vahdaniyetin. Arş ü kürsi, arz ü eflak, hep senin emrinle var. Suhuf-i ekvan dest-i takdirinle mektup ayetin. Sen o zat-ı bi-nişansın, la-mekansın, bi-zaman Her ne varsa fi’l ü evsafın, kemal-i kudretin. Sen o mevcutsun ki senden bir diğer yok münceli, Her vücuda oldu kayyum, sırr-ı mevcudiyetin.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Belki biraz düztabandı, belki paytak yürüyüşlüydü, ama zavallı kız artık kasabanın en mutlu genç kızıydı.
Bakımsızlığın öteki adı olan verem, ülkenin dört bir yanında kol gezmeye devam ediyordu. Hükümet, özellikle kıt kanaat geçinmek zorunda kalan insanların yakasını bırakmayan bu illeti yenmek için büyük bir çaba içine girmişti.
Reklam
Rivâyete göre Pîr Sultan Abdal darağacında, taşlanması emredilmiş; herkes taş atarken musahibi ve tarikat arkadaşı Ali Baba ona taş yerine bir gül fırlatmış; bunu fark eden Pîr Sultan çok üzülmüş ve şu dörtlükleri söylemiş oracıkta: Şu kanlı zâlimin ettiği işler Garip bülbül gibi zar eyler beni Yağmur gibi yağar başıma taşlar Dostun bir fiskesi yaralar beni Dar günümde dost düşmanım belli'oldu On derdim var ise şimdi ell'oldu Ecel fermanı boynuma takıldı Gerek asa gerek vuralar beni Pir Sultan Abdal'ım can göğe ağmaz Hakktan emr'olmazsa rahmet yağmaz Şu ellerin tası bana hiç değmez İlle dostun bir tek gülü yaralar beni
Mahşer, cephede vatanı, milleti uğruna savaşıp gazi olan ve İstanbul’a döndükten sonra kendisini intiharın eşiğinde bulacak kadar hayal kırıklıkları yaşayan Nihat’ın romanıdır.
Etrafta derin bir sessizlik oldu, sonra kalplerinden gelen ince, hazin seslerle: Güzel Türkistan sana ne oldu? Hiç vakitsiz güllerin soldu. Bilmem niçin kuşlar ötmez bahçelerinde, Ah, bahçelerinde... türküsünü söylediler. O türküyle ruhum vücudumdan ayrılıp uzaklara, tâ uzaklara , Türkistan’ın solmuş, kuru ve susuz bahçelerine uçmak istedi...
Bugünün gençlerini yarının yetişkinleri olarak görmek gerekir.
Kalemi elime aldığım günden beri Türkçenin müdafaası için yazdığım satırları birbirine eklesem İstanbul-Ankara şimendifer hattından daha uzun olur
1.374 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.