'...Alyoşa az çok son zaman gençlerindendi; yani yaradılıştan namuslu, gerçeğe susamış, onu arayan ve inanan bir gençti. Ruhunun bütün gücüyle gerçeğe kavuşmak, az zamanda kahramanca işler yapmak, bu yolda hayatına varıncaya kadar her şeyden vazgeçmek istiyordu. Yazık ki böyle gençler çoğu zaman bu gibi durumlarda hayattan vazgeçmenin en kolay özveri olduğunu anlayamazlar. Ama severek seçtikleri gerçeklik ve kahramanlık mücadelesine gerekli güçleri birkaç kat artırmak için gençliğin en verimli beş altı yılını ciddi öğrenime, bilime vermek çokları için göze alınamaz bir özveridir.'
Sayfa 27 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Okur Takip Önerileri
“Yalnızlığın canımı acıttığı nadir anlardan biriydi…Anılar orada duruyordu ama anıları yaratan gitmişti. Hava kararıyordu. Kasaba bir karanlığın içine doğru batıyordu… Kasabayla birlikte çöküyordum. İçime doğru yıkılıyordum….”
Sayfa 396 - Everest YayınlarıKitabı okudu
“Kadınlara bayılıyorum, birbirlerine ne kadar benzediklerini bilmemelerine, her erkeğin de o kadar aptal olmayacağına asla inanmamalarına, her şeylerine…”
Sayfa 184 - Everest YayınlarıKitabı okudu
“Zavallı erkekler. Boşuna iktidar ve para peşinde koşmuyorlar, aptallıklarının yarattığı büyük boşluğu ancak onlarla doldurabileceklerini hissediyorlar.”
Sayfa 183 - Everest YayınlarıKitabı okudu
“…her yağmurda başka türlü kokan bir bahçe gibiydim,…”
Sayfa 22 - Everest YayınlarıKitabı okudu
Özgürlüğün gerçekten ne olduğunu ve ona nasıl erişebileceğinizi anlayın. Özgürlük her istediğinizi yapma hakkı ya da becerisi değildir. Özgürlük sizin gücünüzün sınırlarını ve tanrısal iradenin koyduğu doğal sınırları anlamanızdan sonra gelir. Yaşamın sınırlarını ve kaçınılmazlığını kabullenerek, onlarla savaşmak yerine onlarla birlikte çalışarak özgür oluruz.
Sayfa 24 - Beta KitapKitabı okudu
“Gelecek kayıp gidiyordu sanki…üstelik hiç varmak istemediği bir yere doğru. İnsan geçmişe kaçabilir miydi?”
Sayfa 20 - Everest YayınlarıKitabı okudu
