Okurken gerek kalın olması gerek aksiyonlu hikayeler okumaya alışmış bi insan olarak beni biraz zorladığını itiraf etsem de bilinçaltıma girebilen tek roman oldu. Rüyamda kendimi ailenin yanında gördüm ve çocuklarını sattıklarına şahit oldum, ağlayarak da uyandım bu yüzden. Fakirlikten dolayı her şeyi, her rezilliği yaşayıp gene de o umut ışıklarını kaybetmeyen bir ailenin öyküsü. Sanayi devrimini uygarlığın birinci basamağı gibi görürken insanların nasıl gözden çıkarıldığına sebep oluşuna şahit olup vicdan azabı duymamak elde değil.