Ren Yayınları'nın derlediği "Şark Hikayeleri" serisinden Arzu ile Kamber'den bahsetmek istiyorum. Öncelikle aşk konusunda sular seller gibi ağlayan bir kişiyim ve evet, ağladım. Eğer bir halk hikayesi olsaydım Arzu ile Kamber olurmuşum gibi hissettim ki bunun ironisini arkadaşlarım bana yapar.Halk hikayelerinin çoğunun ismini, olay örgüsünü yarım yamalak biliriz ama derlenmiş bir şekilde okumak harikaydı. Fazla söze gerek yok herkesin halk hikayelerini nazım ve nesir karışık şekilde okuması gerekiyor. Diğer halk hikayelerini okumak için de sabırsızlanıyorum.