Üstadıntalebesi

Peki, kendini fark etmek için ne lazım?
Başta da değindiğimiz gibi, iç dünyamıza dönebilmeye, kendimizle sohbet edebilmeye, neler olduğuna dair meraklı bir zihinle kendimizi iz­ leyebilmeye, aynı zamanda koşulsuz sevebilmeye, yargısız dinle- yebilmeye, dingin bir hale ulaşmaya ihtiyacımız var, şu nihayetsiz kendimizi bilme yolculuğumuzda.
Reklam
Sürekli olarak düşüncelerimi ve duygularımı denetlemeye çalışırım. Hayatta defalarca, duygu yükseldiğinde aklın etkısının azaldığını gördüm.
Zihnimiz ve çarpıtma
Zihnimiz, dünyayı kendi prizmasından geçirerek son derece tanınmaz hale getirecek şekilde çarpıtan bir yapıdır ve bu priz­ manın “kırıcılığı” yani bozucu ve çarpıtıcı gücü, aslında öznel yargılarımızdan, kişisel kabul ve inançlarımızdan gelir geçmişten taşıdığımız, algılarımızın birçoğunu etkileyebilecek, baş edemediğimiz -psikolojide adına travma dediğimiz- duygusal bazı olumsuz deneyimlerimiz varsa, bu olumsuz olaylar dünya al­gımızı ve görüşlerimizi bize hiç fark ettirmeden, duygusal planda sürekli olarak çarpıtırlar.

Reader Follow Recommendations

See All
Ezberler ve önyargılarımız
Ezberlerle dolu şu zihnimizin son derece bozu­cu ve çarpıtıcı bir süzgeç olduğunu fark ettiğimizde, bu sistem de darmadağın oluyor.
Unutma:
█▓▒­░ “Eyleme dönüşmeyen farkındalık, pişmanlıktır.” ░▒▓█
Reklam
Aklınızı ve Duygularınızı...
... " İİnsanı insan yapan duygularıdır. Bizi gerçek kılarlar. Duygu demek olan ‘emosyon’ sözcüğünün anlamı mosyonda, yani hareketteki enerjidir. Duygularınızı saklamayın, aklınızı ve duygularınızı kendi yararınız için kullanın, zararınıza değil.” ...
Esas Olan
"Bak ne diyeceğim, kendini değiştirmek başkasını değiştirmekten çok daha kolaydır.”
Sabır ve Sabretmek
Sabır; içinde bulunulan durumun içeriğini ve gerçekliğini kabullenip, elinden gelen çabayı göstermeye aktif olarak devam etme anlamını taşır. Sabır göstermek; çalışmaya devam etmek ve sonucun hayır çıkacağından emin olarak gayret etmeyi sürdürmek, ümidi hiçbir koşulda kesmemek anlamına ge­ lir. Kısacası, sabır aktif bir süreçtir; enerji, motivasyon, umut ve anlam ister.
Farkındalığın başlangıcı
Farkındalığın başlangıcı, yargı koyma alışkanlığını bir tarafa bırakarak kendini gözlemleyebilme becerisini kazanmakla ortaya çıkıyor. Bu, "kendini kabul" dediğimiz zorlu bir süreçten geçmeyi de gerektiriyor.
Reklam
Farkında olamamanın be­delleri...
Dikkati sürekli “dışarıda” olanın, içe­ride olan bitenlere hızla yabancılaşması kaçınılmazdır. Bir süre sonra artık içeride, zihinde, ruhta, hatta bedende olan bitenlerin farkındalığı kaybolmaya başlar. Şişkinlikten patlatacak bir ye­meği yemeyi “zevk”, kafayı bulandıran bir sıvıyı içmeyi “keyif”, zihnimizi hazır dizi senaryolarına esir etmeyi “dinlence”, kendi­mizi kaybedercesine zamanı ve benliğimizi unutmayı “eğlence”, vicdanımızı kanatan haksız kazanmaları “başarı” diye nitelemeye bile başlayabiliriz. Ayırt edememenin, farkında olamamanın be­ delleri çok ağır olabilir.
Farkındalık ve Psikolo­jik sıkıntılar
Farkındalık, tek başına değiştirme gücüne sahip bir yetenek. Farkına varmak, bu nedenle birçok olumlu değişimin başlangıç noktasını oluşturuyor. Çoğu insan mesela psikolojik sıkıntılarım kendi başına çözemiyor. Bunun en temel sebebi de şu: Psikolo­jik sıkıntılarını, zihinsel algoritmalarının izin verdiği bir yerlere atfediyorlar. Genellikle, yakın zamanda başına gelmiş bir şeyle, yaşadığı sıkıntının bağlantısını kurduğu zaman rahatlıyor çünkü bu bağlantı ona “açıklayabilme” imkânı sağlıyor. Açıklama hatalı da olsa, belirsizlikten yeğdir. Başıma gelen şeyi ya da yaşadığım durumu böyle açıklayabiliyorum dedikten sonra, zihinsel olarak onun üstüne daha fazla gitmeye çoğu zaman gerek görmüyor. Fa­ kat mesela bir terapist, bir koç, bir rehber yardımıyla biraz kendi hayatını ve zihinsel ortamını incelediğinde, bunlara farklı bir ba­ kış açısıyla bakabildiğinde, gerçek sebebin başka bir şey olduğunu fark eder etmez meseleye bakış tarzı bütünüyle değişiyor.
Hali değiştirebilmenin en önemli sıçrama tahtası
Farkındalık günlük hayatta kullandığımız diğer standart terim­ lere hiç benzemiyor, öyle değil mi? Farkındalık demek; dönüşü­ mün, değişimin, inkişafın, keşfin başlangıcı demek. Bu, içinde bulunduğun hali değiştirebilmenin en önemli sıçrama tahtası. Ve farkındalık, otomatik yaşanan bir hayatta kolayca elde edebilece­ğin bir şey değil.
Yeni dünyanın cesur insanı
Yeni fikirlerin, yeni yolların, yeni bakış açılarının, yeni sanat akım­ larının dogması büyük oranda zihnimizin ve duygularımızın kaotik işleyişiyle ortaya çıkıyor; bunu biliyoruz. Bunlar lineer, algoritmik süreçler değiller. Yeni dünyanın dayattığı her türlü kalıp davranı­ şa karşı elimizde her zaman adeta sınırsız bir menü olarak kaotik kararlar verme ve sistemi değiştirebilme yetkisi olacak. İşte sen Yeni Dünyanın Cesur İnsanı, sadece ve sadece bunun farkındalığıyla, oturduğun yerden dünyaları değiştirme potansiyelini avuçlarının içerisinde tutan garip bir varlıksın...
77 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.