“Yüksek hedefleri olan kişiler için gürültülü kalabalık gruplardan kurtulmanın yolu, aynı hedefe odaklanmış üç dört arkadaştan oluşan küçük gruplar oluşturmaktadır.”
“Tanrı yerimizi inananların yeri olarak belirliyor. Özel bir yerdeki inananları değil, her yerdeki inananları; doğuda ya da batıda değil,kuzeyde ya da güneyde değil. Allah’ın arzındaki bütün inananları... Dolayısıyla hiçbir Müslüman yerli olmak bahanesiyle kendini kapatamaz, kendi özgül yerinin biricikliğiyle ilgili yanlış tasarımlarda bulunamaz,bahane üretemez. Özgül yerlerini ve aidiyetlerini vazgeçilmez sananlar, belki de şöyle bakmalı: Hiçbirimiz,hangi yerde olursak olalım, gerçek, asli yerimizde, evimizde ya da vatanımızda değiliz. Platon’un gölgeler dünyası gibi bir dünyada bir görünüp bir kaybolacağız. Burası sadece asıl yerimizi seçtiğimiz, asıl yerimizin kavgasını verdiğimiz yer. Onun için sürgünlüğümüz bir de ayrılıkçı ve tahripkar olmamalı. Aksine, mütevazi, hüzünlü ve itaatkar olmalı.”