“Senin de herkes gibi kendine tuhaf bir güvenin var. İyi de kimsin sen ?Tek bir renge isim koymadın , senden önce çıkılmamış tek bir yola çıkmadın, önceden kullanılmamış tek bir kelime kullanmadın, ne giyineceğine bile başkalarının bedenlerine bakarak karar verdin. Tarihin, toplumun, kültürün, yonttuğu bir taşı kendi varlığın sanıyorsun .Eğer biraz düşünme zahmetine katlanırsan, “ben” dediğinin bir “can” dan ibaret olduğunu sen de görürsün .İnsan bir
“can”dır ve ne kötü ki ancak cansızlaşarak itibar kazandığı bir dünya kurmuştur kendine .”
Ali Ayçil
“Her türlü zorbalığın toplum tarafından makul ve yerinde bir gereklilik olarak karşılandığı, beraat kararı gibi her türlü merhamet göstergesinin toplumda tatminsizlik ve intikam duyguları uyandırdığı bir dünyada adaleti düşünmek gülünç değil mi ?”
“Kendimize ayırdığımız sözlerden birini ağzımızdan kaçırdığımızda, içimizin dallarından bir kuş uçup gidiyor ve hep bir kuş eksik kalıyoruz sanki biz orada.”
Geçip gitti o günler ah...
Geçip gitti güneşte kavrulan bitkiler gibi;
Akasya kokusuyla sarhoş olan o sokaklar
Kaybolup gittiler.
Dönüşü olmayan yolların o parıltılı kalabalığında,
Ve yanaklarını sardunya çiçeği yapraklarıyla süsleyen o kız
Yalnız bir kadın şimdi;
Yalnız bir kadın.
Yalnız...
Yalnız...
Furuğ Ferruhzad
( 1935 - 1968 )