Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Rabia Yılmaz

Rabia Yılmaz
@Rabiay
Reklam
Bir hayli karışık ve tedirgin olmalı kafan. Nöbet bekler kaygı her yaşlının gözünde, Uyku bulunmaz kaygının barındığı yerde. Oysa yıpranmamış gençliğin yüksüz bir beyinle dinlendiği yerde, Altın bir uyku sürdürür egemenliğini. Eminim seni böyle erkenden ayağa kaldıran Bir huzursuzluğun var!
Şu uyku insanın sevgilisi gibi bir şey, gelmeyince sinirlendiriyor.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
-Anuşka, bu ne güzellik. Güneşli ekin tarlası gibisin. Bağritski’de sevdiğim birçok şey arasında, başta gelenler, devrimci romantizmiyle erkekliği, ağacı, otu, lokomotifi, baharı kadınlaştırıp okşamasını bilen erkekliği. Bence, şair dediğin, ressam dediğin hadım olmayacak.
Yana yana yürüyoruz. Üçümüz yan yana yürüyoruz: Ben, Anuşka, bir de ayrılık. Dinle neyden ki hikâyet kılmada, Ayrılıklardan şikayet kılmada. -Ne mırıldanıyorsun, Ahmet? -Bir büyük şair var, mistik, ama çok büyük. Mevlana. Onun bir beytini. Anuşka’ya çevirdim Rusçaya. Mistik anlamını da anlattım: Ney kamıştan yapılır, kamışlıktan kopar. Onun için de ayrılıklardan şikayet eder üflenirken. İnsan, evrenselin, yani Tanrının bir parçasıdır, ondan kopmuş, ayrılmıştır, bu ayrılıktan şikayet eder insan, yani şair.
Reklam
‘Sanattan hoşlanmak istiyorsanız sanatsal bakımdan yetiştirilmiş biri olmanız; eğer başka insanları etkilemeyi istiyorsanız etkisi olan biri olmanız gerekecektir. Eğer karşılığında sevgi görmeden seviyorsanız, eğer kendinizi seven biri olarak ortaya koyuşunuzla, sevilen biri olamıyorsanız o zaman sevginiz güçsüzdür ve bir talihsizliktir.’
Kendini bir güç olarak ortaya koyan evrensel kıskançlık (haset) gerçek yüzünü gizlemiş bir mal-mülk edinme tutkusudur. Yani, bir tür açgözlülüktür.
“ Okuma Hastalığı ” serlevhalı makale şöyle başlıyor: “ Bütün medeni ülkelerde aynı şikayet: Okumuyoruz. Kitaplar çoğaldıkça okuma sevgisi azalıyor. Ama, yine de birçokları için okuma bir hastalık. Böyleleri incelemek, düşünmek, dinlenmek, eğlenmek için okumaz; okumak için okur. Ne sanat heyecanı ararlar ne zekalarını geliştirme emelindedirler. Çok okurlar, ellerine geçeni okurlar. Sabırsızdırlar, sırtlarından bir yük atmak isterler sanki. Okuduklarını reddetmek veya tartışmak ihtiyacını duymazlar. Kitap kapanır kapanmaz içindekiler unutulur. En büyük zevkleri kitap değiştirmektir. Her matbua’ya saldırırlar. Kimi yarısını okur kitabın kimi yalnız sonuna bakar. Kimi de bir baştan bir başa okur. (Mesela gazete tiryakileri) Okur gibi yapanlar da caba. Hepsi de rüya görür gibi okur. “ Bu tiryakilik tembelliktir yazara göre. “ Okuma delisi birçok seyleri anladığını vehmeder. Başkalarının sözleriyle yetinmek, her konuda başkasının anlayışına, başkasının fikirlerine başvurmak, alışkanlıkların en kötüsü. ‘Kitapta okuduğum,gazete yazıyor’ gibi sözler iradenin ve kişiliğin yokluğunu gösterir. Aşırı düzensiz okuma hafızayı, düşünce ve mekanizmasını bozar. Hasta gündelik hayattan kopar, çevresinde olup bitenleri göremez, anlayamaz. Marazi okumanın belirtilerinden biri hafıza zayıflamasıdır. Hasta gerçek hadiseleri unutur, okuduklarını hatırlar. Realiteden uzaklaşır, kitaptaki olaylara bağlanır. Düşünceleri birbirine karışır. Kendi başına muhakeme edemez olur. “
Olumsuzu sürdürmek yalnızca onun gücünü artırır.
“ Edebiyat arzu duyulan şeye uzaktan bakabilme sanatıdır. “ Bu nedenle, (Sıkı tutunun!) , kendisine ve başkalarına arada hiç hava kalmayacak şekilde yapışanların işi değildir edebiyat.
Reklam
Beğenilmek isteği hiç yoktan iktidar yaratır. Beğenilmek isteyen, kendisini beğenmesini istediği kişinin uyruğuna girer.
Genişlemiş bilinç! Birçok kişi bu iki sözcüğü şimdilerde sıkça kullanmakta. Kimse eski bilincini yenisiyle değiştirmek zorunda değil. Kişi varolan bilincini genişletip yükselterek daha önce bilmediği uzay, zaman, renk, ses, tat ve haz, vb. boyutlarını algılayabilir. Gerry’yle benim aramdaki çelişki acaba bu genişlemiş bilince farklı yollardan ulaşmaya çalışmamızdan mı kaynaklanıyor? Belki de onu, benim yolumdan yürümeye zorluyorum. Onun yolunu yargılamanın da bir anlamı yok. Yalnızca benimkinden farklı, o kadar. Şiddetli bir merakım ve sabırsızlığım yüzünden ısrarlı davranabilirim. Benimle aynı görüşü paylaşmayan insanlara karşı sabırsız davrandığımı biliyorum. Hayatım birçok soru üzerine kurulmuş gibi. Oysa Gerry’ninki yanıtlar üzerine kurulu.
Her okuyucu her yazara göre değildir, her yazarın da her okuyucuya göre olmadığı gibi. Okuyucu yazarını seçer, yazarın da okuyucuyu seçtiği gibi.
Annem yaşıyor ve yaşlanıyor biliyorum bir gün ölecek Ben yaşıyorum ve her gün annemin bir gün öleceğini düşünüyorum Annemin her gün tansiyonu çıkıyor beli ağrıyor saçları ağarıyor Benim de her gün saçlarım ağarıyor annem gözümün önünde yaşlanıyor
37 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.