Hangi yokluk avuçlarımı terletecek kadar güçlü?
Hangi boşluk bizi hüzünle terkedecek sabah gibi?
Bu sarhoşluk sanat gibi
Parmak uçlarımda gezinen ceset torbalarını gömdüm
İzlediniz salak gibi (gibi)
Sokak çocuklarına barışı öğretin ve şarabı sevdirin
Ekşi biraz alışır öğrenir yazınca kainata gölge tek bi' karışı gölgemin
Fakat bu tedirginlik elimi kolumu bağlıyor bi' halat gibi
Bir cinayet mahalinde gizli tanık gibi
Alışkanlık gibi gitse bile ismi kalır gibi
Biraz aşık olmak gibi, biraz nefret etmek gibi
Hayat benim gibi ölmek için beklemekte beni (beni)
Bir kadının saçlarında hayat bulmak gibi
Artık emeklemek istedikçe hayat kundak gibi
Bazen korkulara yüz çevirip kanat çırpmak gibi
Bazen mide bulandırıcı kısaca hayat sıçmak gibi (gibi)
"Aşk sevilen kişinin seven kişiye kendisi üzerinde zorbalık yapma hakkını armağan etmektir" Yeraltı yuvamda aşkı bir mücadeleden başka türlü hiç canlandırmadım hayalimde. Sevmeye her zaman nefretle başladım