Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Rumeysa

80 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Algernon Blackwood-söğütler 9/10 Konusu: Tuna Nehri’nde yolculuk yapan iki arkadaş, kanolarıyla süratle ilerlerken kendilerini âdeta başka bir dünyanın eşiğinde, söğütlerin ıssız diyarında bulur. Bu viran bölgede uygarlığa dair tek bir işaret yoktur. İnsanlığın dünyasından uzakta olma hissi, tabiatın orta yerinde olmanın cazibesi ikisini de büyüler ama bu diyarın tekinsiz yüzü yavaş yavaş kendini göstermeye başlayacak, dehşet, huşu ve hayret birleşerek benzersiz bir korkuyu doğuracaktır. Korku edebiyatını çok seviyorum ve İthaki Yayınlarından çıkan "karanlık kitaplık" Serisinde ki tüm kitapları okumak istiyorum bu yüzden kapsamlı bir araştırma yaptım ve şu sonuca vardım Ülkemizde bu edebiyat adı altında çıkan kitapların puanları hep 7 ve bunun altında çok nadiren 8 puanı görüyor. İnsanlar korku ya da karanlık dendiğinde inanılmaz bir korku bekliyor fakat korku edebiyatı aslında bilinmezliktir, ileri derecede fantastik ögeler içerir ve genelde açık uçlu biter. İyice odaklanılması gerekir çünkü çok fazla kopukluk yaşanabilir. Bunu bildiğim için geceleri biraz gotik müzikler seçerek bu kitabı okudum, bazı paragraflarını birkaç kere okudum ve çok verim aldım. Kitabın verdiği hava tam olarak kapaktaki renk ile aynı diyebilirim. Ayrıca önermek istediğim birkaç korku-gerilim kitabı daha var -Tut ki bir rüya gördün -cadılar bayramı ağacı -Dr Jekyll ve Bay Hyde -Karanlıkta fısıldayan
Söğütler
SöğütlerAlgernon Blackwood · İthaki Yayınları · 2022409 okunma
Reklam
208 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Her gün olduğu gibi yine bir gece Alma, odasında zifiri karanlıkta oturmaktaydı. Her zaman evdeki lambadan ya da dışarıdaki bir sokak lambasından küçük bir ışık şeridi süzülürdü ama o gece Alma daha önce hiç olmayan bir şey ile karşılaştı. Onlardan değil dünyadan korkması gerektiğini söyleyen, yatağının altında yaşayan canavarların geri kalanıyla tanıştı; onlar aslında Alma'yı korumak için oradaydı. ☆・*。 Alma günümüz gençlerinin gösterdiği depresyon ve anksiyete belirtileri gösteren bir kız. Yazar bunu yedi canavar ile bize anlatıyor. Her canavar farklı kötü özelliklere sahip. Kimisi Alman'ın günlük işlerini engelliyor, kimisi dikkatini dağıtıyor, kimisi ise sürekli ağlamasına ve mutsuz olmasına sebep oluyor. İçinde çok güzel çizimler olan, asla sıkmayan, bir çırpıda biten bir kitaptı. Çocuk kitabı olarak geçse de büyüklerin bile keyifle okuyacağı bir kitap olduğunu düşünüyorum.
Alma ve Yedi Canavar
Alma ve Yedi CanavarIria G. Parente · Genç Timaş · 20221,048 okunma
266 syf.
·
Puan vermedi
·
21 günde okudu
Toplum, eşitlik ve istikrar kitapta insanların insani olan duygulardan yoksun ve de her şeyin bir kontrol altında olduğu dünyadan bahsedilmektedir. İnsanlar doğduklarında bazı sınıflara ayrılır ve de kaderleri belirlenir. ✵İrlanda bu kitabı yasakladı. romandaki tartışmalı çocuk doğumu gerekçesiyle kitabı raflardan kaldırdı. Uzun süredir kitaplığımda duran, okumak istediğim fakat bir türlü başlayamadığım kitap. Hakkında çok fazla iyi şey duyduğum için heyecanla okumaya başladım. 3 hafta boyunca elimde süründü ve okumak için uğraştım. Okuması çokta kolay bir kitap değil. Bundan 500 yıl sonrasını anlatan, kusursuz bir öngörü diyebiliriz. İnsanın aklına "Neden olmasın?" fikri düştüğünde kitap elleriniz arasından kayıp gidebilir. Fakat ben uzun aralıklar ile okuduğum için tam olarak kitaba alışamadım. İleride bir daha şans vermeyi düşünüyorum. Yine de son 50 sayfa şahaneydi. Şu an içinde bulunduğumuz duruma bakıldığında olabilecek bir gelecek anlatılıyor.Sonu beni biraz şaşırttı ve anlamak için uğraştım. Sizin de Heyecanla okuyacağınızı düşünüyorum.
Cesur Yeni Dünya
Cesur Yeni DünyaAldous Huxley · İthaki Yayınları · 202160,3bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
136 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
15 saatte okudu
Anadilini doğru, güzel, etkili kullanma insanın başarısını nasıl etkiliyor? Mutlukent’in Yöneticisi bu soruyu değişik yönleriyle yansıtan bir masal. Ama öyle sıradan, alışılmış, dümdüz bir masal değil. Masal içinde masal yöntemiyle yazılmış. Kitapta Emircan’ın bilge babası, bir kitap yazmış onun için. Bu kitabı okuyor; söylenenleri eksiksizce yerine getiriyor Emircan. Dilini, duygu ve düşünce dünyasını geliştiriyor. Dertli bir kente yönetici seçmek için düzenlenen büyük bir yarışmaya katılıyor. Nice soruların doğru yanıtını bularak yönetici oluyor kente. Kitabı okurken Emircan’la birlikte siz de bu soruları yanıtlayacak, yarışmanın heyecanını yaşayacaksınız. 5. Sınıfa giderken okuduğum, bana okuma sevgisi kazandıran ilk kitaptı. Çok basit bir şekilde iyi-kötü çatışması anlatılsa bile o zamanlar benim gözümde bu kitap bir şaheserdi. Emircan ve Demircan isimli birbirinden apayrı kişiliklere sahip iki kardeşin hikâyesini okuyoruz. Demircan çok dik kafalı, inatçı ve acımasız bir çocuktur. Yuva yapan kuşların yuvalarını bozar, yavrularını öldürür, kedi ve köpek yavrularının taşla, sopayla canlarını yakarmış. Babasının öğütlerine kulak asmazmış. Okumayı da kitapları da sevmezmiş. Emircan abisinin aksine sevgi dolu bir çocukmuş. Ağaçları, kuşları, çiçekleri çok sever, babasından çok etkilenirmiş. Onun gibi olmayı, insanlara yardım etmeyi düşlermiş. Öğütlere, okumaya, dil bilgisine fazlaca yer veren bir kitaptı. Sanırım o zamanlar bu kulağıma küpe olmuştu ve okumayı asla bırakmamıştım. Herkese, her yaştan okura tavsiye ediyorum.
Mutlukent'in Yöneticisi
Mutlukent'in YöneticisiEmin Özdemir · Kök Yayıncılık · 2005191 okunma