Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.17
Liberalsoul
Liberalsoul
@Selllli
7 okur puanı
Şubat 2020 tarihinde katıldı
Okuma Hedefleri
163 syf.
10/10 puan verdi
Bu kitap hakkındaki yorumlarımı, geriye dönüp baktığımda sadece güzel hislerle anmak için yazıyorum.
Bazen bir ömür geçiyor farkında olmadan, yaşamadan.
'bir ömür geçiyor."
Bu bir iki kelimeden oluşabilen cümlenin anlamı üzerimde o kadar büyük bir ağırlık bırakıyor ki.
Ve bunlardan da öte farklı bir şey söylemek istiyorum ben.
Bu uygulamayı hafızam pek güçlü olmadığı için yükledim. Yazdığım şeyleri geriye dönüp okumak için, elimden geçen kitapları hep gün yüzünde tutmak için, hafızamdan kolay silinmesini istemedim için yükledim.
Ve bu kitabı okuduktan sonra fark ettim ki: bu kitap hakkında ne bir inceleme ne de bır şey yazmaya gerek görmüyorum ve yıllar geçse de bu kitabı içindeki kelimelerle değil bana bıraktığı hisler ile hatırlamak istiyorum.
Çünkü yaşadığım kırgınlık, umutsuzluk ve belki her şeyden öte hissiyatsızlık peşimi öyle hemen bırakabilecek bir cinsten değil.
256 syf.
9/10 puan verdi
''içimizdeki şeytan''
Bir karakter diye başlamak, bu kitabı okuduktan sonra bana çok samimi gelmeyecek. O yüzden direkt Ömer ile başlamak istiyorum.
Ömer, tüm kitap boyunca belki bizim bile fark etmediğimiz benliğimize döndürdü bizi. Bir insanın kötü ya da iyi olabileceğini değil, anbean tüm olaylara karşı tüm şeffaflığıyla ne hissedebileceğini gösterdi bize.
Düşüncelerimizi bir başkasının duyduğunu düşünsenize? hem de anlık. Bir insanla sohbet ederken, bı insana iyilik veya kötülük yaparken o an içimizden yaptığımız hesaplamaları düşünün.. bir başkası duysa , sahi ne kötü olurdu değil mi?
Işte tam bu yüzden içimizdeki şeytan romanı kendinizi içine çekmeye hazır olarak sizi bekliyor.
Kitabı okuduktan sonra birçok eleştiri okudum arkasından. Kimileri Ömer'i suçluyor ne yaparsa yapsın tüm kötülüğü içindeki şeytan ile birleştirdiği için. Ama ben pek böyle düşünmüyorum. Aslında Ömer kendini bulmaya çalışıyordu. Kendi benliğine kavuşmayı, hayattaki amacını arıyordu. yani kısacası doğruya ulaşabilmek için yanlış yollardan geçmek bazen bir kaderdir belki de.
Ve belki de Macide'nin de veda mektubunda yazdığı gibi.. çok yanlış bir zamandı..
80 syf.
8/10 puan verdi
Mrs. C , 24 yıl boyunca içinde tuttuğu bu hisleri, ancak başka birinin başından geçişine şahit olduğunu görünce ; huzursal bir iç rahatlama yaşayarak başkasına anlatma cesaretine sahip olabiliyor.
Burda görüyoruz ki; toplum baskısının hayatımızda ne kadar önemli rol oynadığını, hatta hayatımıza ne kadar yön verdiğini, kendimizden ne kadar uzaklaştığımızı; bir hiç denilemez belki ama duyguların esiri altında olmanın insana sonsuz bir deniz kadar huzursuzluk verdiğini ve kati yapılamaz denilen şeylerin aslında kendi içimizde sınırlandırdığımız şeyler olmadığını, tıpkı bir kare gibi toplumun her köşesinde sıkışmaktan ibaret olduğudur.
Okuyucunun, anlatılan bu hislerin her zerresinde kendini bulacağı, ve hayatının bir döneminde farklı şekilde, farklı yerlerde de olsa, kendine bile tarif edemediği duyguların açıkça anlatıldığını gördükten sonra kendiyle bir hesaplaşmaya gideceğinden de eminim.
Bir Kadının Yaşamından Yirmi Dört SaatStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2020127,1bin okunma