Özgürlük ancak zihin artık gelenekte ya da bilgide güven aramadığında açığa çıkar. Bilgiyle yüklenmiş ya da bilgiyle sakatlanmış bir zihin özgür bir zihin değildir. Zihin ancak yaşamla her an yüzleşebildiği, her olayın, her düşüncenin, her deneyimin ortaya çıkardığı gerçeklikle yüzleşebildiği zaman özgürdür. Ama bu ortaya çıkış, geçmişle sakatlandığında olanaksızdır.
Düzen düşünceyle yaratılır, düşünce ise geçmişin, geleneğinizin, eğitiminizin, geçmişe dayanan bütün deneyimlerinizin sonucudur. Dolayısıyla herhangi bir zorlama olduğu sürece, gerçek özgürlük söz konusu olamaz.
..
.. korkunun herhangi bir biçimi olduğu sürece, gerçek özgürlüğün ne olduğunu bilemeyiz.
Hava, tanrısal bir ayna gibi, gerek doğal gerekse yapay her şeyin görüntüsünü, her türlü konuşmayı içine alır, kendinde tutar, taşır. İnsanların hayvanların gövdelerine, onların gözeneklerinden girerek uyurlarken onları uyanıklarki gibi etkiler.