Kaygısız yazgı da,
Sen asla görmediğim
Sen ilkbahar da yağmur,
Ben, hiç filizlenmeyecek tohum
Sen ki bu dünyada cehennemi yaşatan
Ben ki bu cehenneme rağmen sende cenneti arayan.. '
Neden böyleydik biz insanlar
Yoksa sadece ben mi böyleydim
Neden duygulara yenik düşerdim
Doğruları, sonuçları bildiğim halde neden duygulardan soyutlayamazdım kendimi
Buna mahküm olarak doğmuş olamazdım".
Sevince giderdi,
Sevmemek, bu sevgiyi hissetmemek mümkün değildi...
Acı geçmezdi, belki de geçerdi ya da alışınca geçtiğini mi zannederdik.?
Sonuçta acı olarak tanımlanan kelimeye esirdik...
'ne sevmekten vazgeçebilirdik,
' ne de acıdan kurtulabilirdi k...
Her türlü yenilgiye mahküm muyduk.?
Dünya da hiçbir ses bu kadar muazzam olamazdı...
Hiçbir şey bu yaraya o ses dışında şifa
Olamazdı...
Hiçbir şey o engin ses kadar günlerce akılda duracak kadar ehemmiyete sahip olamazdı'...
Sen şiirim
Sen bir daha doğmayan ay ışığım
Sen ki her dem özlediğim
Sen ki bana yüzbin yıllık ölümü tatdıran,
Sen ki benim olmasan da her vakit seveceğim...
Sen ayım, ışığım her şeyim