Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Tuğba Türker

Eğer yeniden başlayabilseydim, İlkbaharda pabuçlarımı fırlatır atardım. Ve sonbahar bitene kadar yürürdüm çıplak ayaklarla. Borges
Reklam
Dünyayı değiştirmez sözcükler ama bir ucundan tutarlar. İlhan Berk
Kainatta bir zerreyim Ben kendimi bilmez miyim Zerre içinde zerreyim Ben kendimi bilmez miyim Mamur benim harap benim Ayaklarda turap benim Kadehlerde şarap benim

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Seni bir defa Kendini sekiz milyar Gömüyor dünya Mehmet Aycı
Barış
Öyle bir zaman ki insan mutluluk duymaktan ar ediniyor. Kendi alelade mutluluğumuz rahatsız ediyor adeta batıyor. Katledilen bebekler, insanlar…izlemesi bile güç yaşananları.Daha da acısını görüyoruz her geçen gün. İnsanlar çok zalim Allah yardımcıları olsun. Bizi bize muhtaç bırakmasın.
Reklam
İnsan için önüne çıkan bütün yollar “yürünebilir” yollar ise, o insan artık kaybolmuştur. İsmet Özel
Dünyada kimse kimseyi böyle özlememiştir.
Sorumluluktan bihaber
Gerçekten anlayamıyorum. Deprem oldu, ortalık cehennem yerine döndü. Bir Allah’ın kulu çıkıp da bu bina da benim yüzümden yıkıldı. Burada ben hata yaptım. Malzemeden, insanların genç ömrümden çaldım demiyor. Benim burayı denetlemem gerekiyordu, buraya yüksek bina yapılmasına izin vermemem gerekiyordu demez mi? Binlerce insan ölürken bir kişinin bile suçu yok muydu? Bu ülkede hiç kimse bir kez olsun yaptığı işin sorumluluğunu almaz mı? Vicdanları yok mudur bu insanların hiç mi rahatsızlık duymazlar! Bu topraklara reva görülen bu mudur? Hep mi acıyla yoğrulacak hatta acıyla kıvranacak bu halk?
Hayattan, umuttan ve kötücül düşüncelerden ne varsa payımıza aldık son zamanlarda. Şahit olduğumuz bunca acıya rağmen hâlâ da gülebiliyoruz. Ne tuhaf değil mi yeniden gülebilmek? Günlerce enkaz başında sevdiklerinin kurtulması için çırpınan insanları hemen unutarak… Her şeye sahip bir şekilde uyurken hiçbir şeyi kalmadan uyanmak… Seslerinin tükendiğini hissediyorum. Ağlamaktan gözyaşlarının tükendiğini hissediyorum. Gözlerini kapatınca sevdiklerinin son hâlini görüyorum. Yardım çığlıklarını işitiyorum. Koşuşturmalarını, can havliyle korkarak birbirlerine sarıldıklarını düşünüyorum. Öldükleri zaman evlatlarının yanında olduklarını ve ölmüş evlatlarıyla günlerce enkazda kaldıklarını hayal ediyorum. Bir filmde izlemiş olsaydım ya da bi kitapta okumuş olsaydım bu kadar acıyı, devam ettiremezdim. Yaşadı bunları insanlar… yaşadılar. Arkadaşım da yaşadı. Hayatı yaşamasını, yorumlamasını öyle gıpta ile izlerdim ki. Onun kadar neşeli ve hayat dolu olabilmeyi başaramadığından yakınırdım. “Hayat dolu” değil artık. Her şeyi yarım kaldı. Binlerce insan gibi. Binlerce çocuk, anne, baba, bebek gibi.. Allah’ım nasıl dayandık bu kadarına? Nasıl yedik, içtik, güldük? İnsan böyle bir şey mi?..
"Önce sükut vardı, kelam değil, 'Tanrı sükûttur' diyor bir Hint bilgesi. Söz, iki sonsuz arasında bir çırpınış. Hayat gibi sıcak ve dost. Kutupların sessizliğinden bana ne?" Cemil Meriç
Reklam
#ölüm
Eşyaların düzeni bozulmasın diye Çırpınıp durdum sessizce. Yeri değişen her şeyin Seni biraz daha uzaklaştırdığını söyledim Öylece baktılar yüzüme. İnsan anılarını nasıl korur başka Bilmiyorum Duvarda kocaman bir çivi deliği. Şükrü Erbaş
“Ölmeye yatıyorum, eğer bir sonsuzluk varsa; sonsuzluk olmak istiyorum. İsmi anılmayan, gözleri görmeyen, yaşamayan bir sonsuzluk.” Adalet Ağaoğlu
“Bulutsuz, berraktı gökyüzü; benim de gönlüm gölgesiz.”
Çağrılmayan Yakup - Edip Cansever
Ve kendine bilinmeyenler yaratan Yakubum ben, iyi ya Durduğum bir gündü, diyorum, bütün ilgiler sizin olsun Her türlü bir şeyler sizin olsun, ben artık Hep böyle istiyorum, ayıp değil ya Durduğum bir gündü, diyorum, yüzümü göğe doğurduğum Bir gündü ve yaşar gibi kaldığım bir yaşama içinde Ve yollarda ölü baykuşlar bulduğum
958 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.