Uzun uzun bakıyorum kıvrılan sokaklara
tek yaprak bile kımıldamıyor nedense
ve tek tek söndürüyor ışıklarını varoşlar
alnımı kırık bir cama yaslıyorum, kanıyor
kanımın pıhtılarında güllerin serinliği
ve fakat bir cellat gibi yetişiyor pusudaki.
İki yabancıyız artık bu şehre
Ne gezdiğimiz sokaklar
Ne oturduğumuz banklar
Ne de baktığımız gökyüzü tanır bizi
Başımı alıp çıkıyorum daldığım düşüncelerden
Hiç birşey duymadan
Hiçbir yere bakmadan