Rahbu'l-fezâi ma'a'l-a'dâi dayyikatun
Semmu'l-hıyâtı ma'a'l-ahbâbi meydânun.
Manası :
"semalar,fezalar kadar geniş sahalar da olsa, ruhunuzun ısınmadığı, kalben anlaşamadığınız,manen bağdaşamadığınız gönül düşmanlarıyla bulunursanız, bu geniş sahalar size dar gelir... Aksine, manen anlaştığınız, kalben seviştiğiniz,ruhen bağdaştığınız,gönül,fikir ve gaye dostlarınızla iğnenin deliğinde bulunsanız,orası size geniş meydan haline gelir."
“Hiç konuşmasak, hiç görüşmesek bile aramızda asla kopmayacak bir bağ olacak. Ve o bağ ikimizin de canını yakacak ömür boyunca.”
ya da ben bu sanrı ile kendimi avutmuş olacağım..
Hüzün size bir şeyler sunmak ister, o bağışa gönlünüzü açmazsanız, sizi terk eder. Kelebekler çiçek tozlarını getirmiyorsa odanıza, belki de pencereleri açmayı unutmuşsunuzdur.
"Sonra aramıza şehirler girecek, hiç karşılaşmayacağız. Tesadüfler bile bir araya getiremeyecek. Sonra belki birimiz öleceğiz, diğerimiz hiç bilmeyecek..."
"bir şeyler yapıyorum, yürüyorum, konuşuyorum, yemek yiyorum yani her zaman yaptığım işleri sürdürüyorum ama nasıl anlatsam, bir boşluk duygusu içimde. sanki içimde derin bir hiçlik var."