Anne! Hani o pamuk ellerinle yüzüme dokunup yüzümü yüzüne benzetirdin
Derdin ki "Kaşların benim kaşlarım gibi"
Hani derdin ya "Keşke gözlerini görebilseydim?"
Ben de "Gözlerim gözlerine benziyor." derdim
Şimdi anlıyorum neler hissettiğini
Duydum ki sevgilinin yüzü aydan parlakmış, hilalmiş kaşları
Onu gören yanından
Adım Üveys, Yemen'de Karen köyünde doğmuşum
Babamı hatırlamıyorum beni annem büyütmüş
Annemin ayakları cennetin üstündeydi
Elleri sıcak gül kokardı, gözleri geceye açılan pencereydi
Yıldızı yoktu gecesinin
O beni istediği zaman tutup yakalardı
Ama ben onun göz bebeklerini bir türlü yakalayamazdım
Ona baktığımı hissederdi ve bunu nasıl yaptığını hiç bir zaman anlayamadım
Göremeden sevmeyi ondan öğrenmiştim
Gözlerimi yumup konuşmak çocukluğumdan kalma alışkanlıktır
Bazen unutur "Anne şu kuzuya bak!" derdim
Bir sessizlik çökerdi çöle, güneş zamansız batardı
Ağlar, anneme sarılırdım
Annem tebessüm eder, güneş doğardı
Ve bir gün bir isim duydum
Kalbimin yanıp kavrulduğunu hissettim
Bir isim beni kalbimden yakalamıştı