Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Sibel

Sibel
@YzrSbl
Bir kamu kuruluşunda yakın bir zamanda emekli oldum. #MerhabaHayat, #GöğeUzananSarmaşıklar, #DeliGönül, ŞiirlerinKanatSesi, #SihirliMühür, #GelincikFırtınası ve #BirHayalimVar kitaplarının yazarıyım.
Yazar- Emekli Memur
Lisans
null
null
25 okur puanı
Kasım 2021 tarihinde katıldı
Sibel
@YzrSbl·Bir kitap okudu
200 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Söyleme Bilmesinler
Söyleme BilmesinlerŞermin Yaşar
9.1/10 · 4.639 okunma
Reklam
Yaban
"Bilgimin, malûmatımın ve hesaplarımın yetmediği noktadan itibaren muhayyilem var kuvvetiyle işlemeğe başlıyor. İstanbul gazetelerinden alınmış derme çatma haberlerden anlaşılıyor ki düşman bu seferki muharebede en son kozlarını oynamağa karar vermiştir. Kralını bile öne sürmüştür. Bir Prens Andrea ordusundan bahsediliyor. Güya düşmanın istila ettiği sahalarda en çok mezalim yapan bunun kumandasındaki kuvvetlermiş." Yorum: Alıntıdan da anlaşıldığı üzere, Birinci Dünya Savaşı döneminde yaşanan dramı; engelli bir Gazi askerin dilinden anlatıyor. İçinde dramatik bir de aşk hikayesi bulunmaktadır. Kitap konusu çok güzel olmasına rağmen, eski kelimelerle okunması sıkıcı oluyor. İnanıyorum ki günümüz Türkçesine uyarlandığında çok daha fazla okuyucu ilgisi olacaktır.
Sayfa 118 - İletişimKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Alıntı ve yorum.
Kitap beş öyküden oluşmuş ve tamamı portre türünde yazılmıştır. Konular güzel olsa da çeviri uzun cümlelerden dolayı sıkıcı olmuştur. Gereksiz yerlerde, fazlaca "ve" ilgi eki kullanılmış. Kısacası, konular güzel fakat çeviri sıkıntılı. Alıntı: Pek çok insanın sahip olduklarının değerini -kendileri için ne kadar değersiz olursa olsun - ne kadar sıkıntı ya da huzursuzluk verici olursa olsun, başkalarının onu elde ederek ya da kendilerinin onu terk ederek kazanacaklarıyla ölçmeye yatkın olduğunu biliyorum.
Sayfa 48 - ZeplinKitabı okudu
Asalet
Pençeleyip yırtarak dövüşmeyi ve kurt usulü dişleriyle çekip koparmayı öğretmnek, onun için içten bile değildi. Çoktan unutulmuş ataları hep bu usulle dövülmüşlerdi. İçinde canlanmaya başlayan eski yaşama hız verdi ataları. Kuşaktan kuşağa geçmiş bütün ustalıklar onun ustalığı oldu.
Sayfa 32 - Can Yayınları
Reklam
kitap yorumu
Az önce bitirdim, Usta yazar AHMET ÜMİT'in, "ELVEDA güzel VATANIM" adlı romanını: Öylesine güzel yazılmış ki, hayran kaldım. Yıl 1926! O dönemin lisanıyla, her cümlesi motif motif işlenmiş. Vatanı uğruna; ailesini, arkadaşlarını, dostlarını, en mühümi de büyük aşkını... Neler neler kaybettiği... Acılar, özlemler ve yok oluşlar... Çok çok duygulandım! Şu anda romanın içindeyim adeta. 558 sayfalık bu kitabı tekrar okumak isterdim. Ama sırada bekleyen o kadar çok kitap var ki!
Elveda Güzel Vatanım
Elveda Güzel Vatanım
Görmezden Gelmek
Çok sevdiğin kişilerin sana yaptığı hatalardan gözlerini kaçırmak veya kulak tıkamak o hataları kabullenmektir. İstemesen de sünger gibi içine çekip karın ağrısına dönüştürmektir. En önemlisi de o hataların daha çok büyüğüne izin vermektir. Bir göz yumdun iki göz yumdun… kulaklarını tıkadın ama kalbin duydu, kaydetti o haksızlıkları. Zihnin, duyguların, erdemin duydu ve sen engel olamadın buna. İçine hapsolan azap, sancı olarak organlarında hasar yarattı. Kişiliğini zedeleyip seni, kendi gözünden değersizleştirdi. Kendine reva gördüğün o suistimaller zinciri bir yana, narsist karekterli kişilerin arttırarak tekrarladıkları rencidelere prim vermiş oldun. Canın kadar sevdiklerindi… sebep aramadan bağlandıklarındı… kusur konduramadıklarındı. Hiç kendine sordun mu sen onların nazarında neydin? Sen sen sen! Hep sustun sen. Sen büyüttün sırtındaki yükü, karınındaki sancıyı, başındaki ağrıyı. Ellerinin-ayaklarının bağlarının çözülmesine hep sen, kendin sebep oldun… Neden mi? Çünkü, önce bir çimdik attılar güldün… ardından ısırdılar sustun… başına taş yağdırdılar yüzünü kapattın… Yetmedi… Tüm bu suskunluğun o narsist karekterleri memnun etmeye yetmedi… Ne zaman ki kurşun misali sözler yüreğini dağladı, umutların paramparça edildi ancak o zaman DUR diyebildin… Biraz geç kalmadın mı? Şimdi nasıl iyileşecek görünmeyen yaraların? SİBEL KARAKIZ
GİZEMLİ GÜNEYDOĞU
Devlet memuru olmanın bir kaderi de şehir şehir gezmek zorunluğuydu! Hele hele yer değiştirmeye yeni rotasyona tabi iseniz, bir sene bir şehirde, ertesi sene başka bir şehirde... Her gittiğiniz yerde iki veya üç yıl, bazen bir, bazen de beş yıl kalabiliyorsunuz. Bölgesine göre değişiyordu bu süreler. O sene Naci ve Ayşegül’ün tayinleri
Sayfa 111 - OZAN YAYINCILIKKitabı okudu
Para ve dostluk
Parayla gerçek dostlar bulunmaz ama gerçek dostlar zor günlerde size parayı bulur.
Sibel Karakız
Sibel Karakız
BUGÜN GÜNLERDEN TARIK AKAN
Unutmak mümkün mü? Ruhun şad olsun. Filmlerini hayranlıkla izlediğim. Daha sonraki olgunluk yıllarımda haksızlıklar karşısında dik duruşuna, çektiği acılara ve gördüğü zulme rağmen ezilenin emekçinin yanında oluşuna hayran kaldığım, ruhunun güzelliği yüzüne yansıyan eşsiz sanatçı. “ANNE KAFAMDA BİT VAR” kitabının çıktığını duyduğum gün gidip
Reklam
Demek ki Neymiş:
"Birileri size içini döküyor, üzüntüsünü anlatıyorsa; sizin sevginize ilginize, fikrinize ihtiyacım var" demekmiş. Yani, akıl vermeden kendi dertlerimizi örnek göstermeden dinlemek gerekiyormuş... Sadece sevgi ve şefkat yeterlidir. SİBEL KARAKIZ
100 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.