Sabahın kızıl ışıkları pencerelere vuruyor, fakat ressamı aydınlatmıyordu, çünkü yenin bir günün özlemini duymuyordu; yıllardır yaşadığı, mucizelerinin kendisine değdiği, ancak tam aydınlatamadığı hayatın özlemini duymuyordu. Şu an o son mucizeye kendini yakın hissederken hiç korkmuyordu.; bu mucizenin artık bir yanılgı, bir düş olmadığını, aksine sonsuz karanlık gerçek olduğunu biliyordu.