Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Zehra Eker

Nasil bir uçurum kusursuzluğuna ulaşmışım ki, düşecek yerim bile kalmamış. Emil Cioran
Reklam
Bazen tüm seçeneklerin kötü olur. Ama karar vermekten kaçamazsın. -Doctor Who
Gitmek...
Cümle içinden sökülüyor, ilk kez şiddetli bir biçimde dökülüyor, yükseliyordu. Gitmek istiyordu. Cümle haline gelen buydu. Gitmek, terk etmek, bırakmak istiyordu. Bu bir çağrıydı, kendisine ait olmayan güçlü bir arzuydu. Her yerden yükseliyordu, topraktan, otlardan, yapraklardan, ağaç gövdelerinden yükseliyordu, polenlerle üzerine dökülüyordu, sanki onların arzusu şimdi, burada onda dile geliyordu, rüzgârın esişi gitmeyi fısıldıyordu ama neden rüzgâr böyle essin, bir ot neden gitmek istesin, bir ağaç gövdesi neden bu arzuyla yarılsın bilmiyordu, onu çağıran neydi, bu çağrı nereden geliyordu bilmiyordu, neden gitmek istediğini de bilmiyordu ama gitmek, çekip gitmek istiyordu. Bu bir arzu olduğu kadar bir buyruk gibiydi de, sanki bir şey ona buyuruyordu, içinden arzu olarak yükseldiği gibi dışından da ona bir buyruk olarak geliyordu; yalnızca gitmeyi arzulamıyordu ama aynı zamanda gitmeliydi de. Bu bir zorunluluktu.
Ayhan Çelik
Ayhan Çelik
Geçgin - Kenarda

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Doctor Who
- Ve hâlâ elimizde işe yarar bir silah yok. ... - Silah mi istiyorsunuz? Kütüphanedeyiz. Kitaplar! Bu oda, sahip olabileceğimiz en büyük cephanelik.
İbret olmaz bize, her gün okuruz ezber de! Yoksa bir mana aranmaz mı bu ayetlerde? Lafzı muhkem yalnız anlaşılan Kur'an'ın; Çünkü kaydında değil hiçbirimiz mananın. Ya açar Nazm-ı Celîl'in bakarız, yaprağına; Yahut üfler geçeriz bir ölünün toprağına. İnmemiştir hele Kur'an bunu hakkıyla bilin; Ne mezarlıkta okunmak ne de fal bakmak için Mehmet Akif Ersoy
Reklam
Arzulayan ama harekete geçmeyen kişi ancak hastalık doğurur. William Blake
Dün akşam haberlerden uzaklaşıp azıcık kendime gelebilmek için biraz kitap okuyayım dedim ve kitapta da karşıma çıkan şey yine deprem... Ancak işin ilginç yanı depremden sonra olanlar, daha doğrusu olmayanlar. Hiçbir şey olmamış gibi rahatça başını yastığa koyup gündelik meseleleri düşünebiliyorlar yani en ufak bir korku oluşmamış. Ayrıca evin içinde dışardakinden daha az hissedilmiş. Adamlar 1900lerin başında bile çoktan depremle yaşamayı öğrenmiş evlerini de ona göre yapmışlar. Kitabın Japonya'da geçtiğinden söz etmeye gerek bile yok. Umarım biz de bir gün haftalarca aylarca depremin yarattığı yıkımdan söz etmek yerine tek cümleyle deprem oldu diyip unutacağımız, bunca acıyı yaşamayacağımız günleri görürüz.
Beni Arzumdan hareketle göz önüne almalarını isterim. Ben yalnızca şeyliğin içine hapsolmuş burada-şimdi değilim. Ben başka yerler, başka şeyler içinim. Yaşamdan başka bir şeyin ardına düştüğüm, insanca bir dünyanın, demek ki karşılıklı tanıma dünyasının doğuşu için mücadele ettiğim ölçüde yadsıyıcı etkinliğimin hesaba katılmasını isterim. -Frantz Fanon, Siyah Deri, Beyaz Maskeler
Come Undone
Now we'll try to stay blind to the hope and fear outside Hey child, stay wilder than the wind and blow me in to cry youtu.be/Epj84QVw2rc
Zevkten, ümitten, gayeden uzak yaşıyorum. O kadar yalnız ve boşum ki... Ne kalbimi tatlı geçici bir heyecana uğratan küçük, munis bir sevgili, ne bütün mevcudiyetimi sarsarak beni sarhoş eden bir aşk, ne de sükun ve teselli veren fırtınasız saf bir merbutiyet. Suat Derviş
Reklam
Hasret nedir bilmezken o kadar Şimdi, her an, her yerde gurbetteyim. Çünkü daha görmediğim güzellikler var, Öyle bir yürek koymuşlar ki içime neyleyim, Her yere gönlümü vermeden geçemem dostlar! Enver Gökçe
68 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.