Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Zeynep Nur Aksak

Zeynep Nur Aksak
@Zeynepaksak
Sıkı Okur
//Alıntılar
Açık lise
101 okur puanı
Aralık 2020 tarihinde katıldı
Eğer geçmişimizin ötesine geçememişsek ona layık değilizdir; ve bizleri geçmesi gereken çocuklarımıza da layık olamayız..
Reklam
İnsanın, haklı gerekçeleri olduğu ve tabii hislerini de kendine sakladığı sürece biraz bencillik yapmaya hakkı vardır diye düşünüyorum.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"Kadınlar gelişmemiş erkek değildir. Ancak insanlığın yarısını oluşturan kadınlar, gelişmesi engellenmiş insanlardır."
bu konuda yazan erkekler, dişi cinsi insan olarak değil de kadın olarak gördüklerinden, onları şefkatli eşler ve akılcı annelerden ziyade, alımlı metresler olarak şekillendirmeye yatkınlar; kadın cinsi deyince anlaşılan şey, bu yüzeysel saygı görüntüsüyle öylesine cilalanıp parlatılmış ki, yüzyılımızın uygar kadını, pek az istisnayı bir yana bırakacak olursak, yetenekleri ve erdemleriyle, karşısındakinde, çok daha soylu bir duygu olan saygı yerine, yalnızca sevgi uyandırmaya çalışıyor.
Reklam
Kadınlar, acelece varılmış tek bir sonuçtan kaynaklanan, iç içe geçen çok çeşitli nedenlerle zayıflığa ve perişanlığa mahkûm edilmiş. Kadınların davranışları ve yaptıkları, zihinlerinin hiç de sağlıklı bir durumda olma- dığını kanıtlıyor aslında; çünkü fazla zengin bir toprağa ekilmiş çiçeklerin durumunda olduğu gibi, güç ve yararlılık, güzellik uğruna feda ediliyor; gösterişli yapraklar zor beğenen bir çift göze zevk verdikten sonra, olgunluğa ermesi gereken mevsimden çok önce gövdenin üzerinde unutuluyor, öylece solup gidiyor. Bu zamansız ve verimsiz çiçeklenmenin kaynağında yanlış eğitim sistemini buluyorum;
Tarihi düşündüğümde ve içinde yaşadığımız dünyaya baktığımda, endişe duymadan edemiyorum; içimi büyük bir üzüntü ve öfke kaplıyor; iç geçiriyorum ve şunu kabul etmek zorunda kalıyorum: Ya doğa insanla insan arasında büyük bir fark gözetmiş ya da dünyaya şimdiye dek egemen olan medeniyet son derece taraflı davranmış.
Ama erkekler babalık görevlerini yerine getirmedikçe, kadınların da günlerini çocuk odasında geçirmesini beklemek boşunadır,
Öyleyse kurulu toplumda baskı olmasına izin vermemeliyiz; yerçekimi yasasının evrensel hâkimiyetinde cinsler kendilerine uygun konumlarını bulacaklardır. Böyle bir durumda yurttaşlarınızı şekillendiren daha eşitlikçi yasalar olduğundan, evlilik de daha kutsal hale gelecektir: Genç erkekleriniz eşlerini seçerken sevgiden başka bir kılavuz aramazlar, aynı kılavuzlukta genç kızlarınız kibri yaşamlarından söküp atarlar.
Toplum içindeki kötülük kutusu açılınca, kamusal özgürlüğün ve evrensel mutluluğun tek güvencesi olan özel erdem nasıl korunur?
Reklam
Ayrıca kadınlardan yalnızca kişisel görevleri başarmaları beklenirken, erkekler çok çeşitli hazların peşinden koşacaklardır; sadakat bilmeyen erkekler sadakat bilmeyen kadınlar yaratır. Kendilerine kamusal yararın öğretilmediği, sivil hakların tanınmadığı cahil yaratıklar olarak kadınlar, misilleme yaparak kendilerince adaleti sağlamaya çalıştıklarında suçlanamazlar da.
Eğer kadınların sesleri bastırılacaksa, eğer kadınlar insanoğlunun doğal haklarından mahrum bırakılacaksa, haksızlık ve tutarsızlık suçlamasını boşa çıkarmak için, öncelikle kadınların aklı olmadığını kanıtlamanız gerekmektedir - aksi takdirde YENİ ANAYASA'nızdaki bu büyük kusur, erkeğin şu ya da bu şekilde, bir tiran gibi davranması gerektiğini gösterecektir ve tiranlık, o utanmaz yüzünü toplumun hangi kesiminde gösterirse göstersin, ahlakın altını oyacaktır.
Zayıf krallardan zayıf aile reislerine kadar her türlü tiran da bu mazeretin ardına sığınmaz mı? Bunların en büyük arzusu aklı ezip geçmektir; gene de tahtlarını her zaman başkalarının yararına kullandıklarını iddia ederler. Kadınlardan sivil ve siyasal haklarını esirgeyerek onları aile hapishanesinin zifiri karanlığında kalmaya zorlarken siz de benzer bir şey yapmış olmuyor musunuz?
Beni bir yasama uzmanı olarak dinlemenizi istiyorum: Erkekler kendi özgürlükleri için, kendi mutluluklarına ilişkin olarak kendi adlarına karar verebilmek için mücadele edebilirken, kadınların, onların mutluluğu düşünülerek yapılsa bile, baskı altına alınması tutarsız ve haksız bir davranış değil mi? Kadın akıl melekesini erkekle paylaşıyorsa, erkeği bu konudaki tek hâkim yapan güç nedir?
Eğer erkeklerin soyut hakları tartışmaya açık, açıklama isteyen ve açıklanabilen bir konu ise, muhakememiz bize aynı şeyin kadınların soyut hakları için de söz konusu olması gerektiğini söylemez mi? Bu ülkede çok başka bir fikir hüküm sürüyor ve kadınların bastırılmasını meşrulaştırmak için kullanılıyor - sorgulanmaz bir buyruk olarak kabul görüyor.
1.663 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.