çıplaklığı içersinde yaratılmışlığın nefes alan yeryüzüne yayılmış tufanı, geceden gündüze geçişin nefes alan göğünün altında yayılmış, milyonlarca yılın hiç değişmeyen sahilleri tarafından kuşatılmış, hayatın varoluşun toprağından dışarıya damlalar halinde sızan, ve sonra hep yeniden o toprağa sızan, enginlere yayılan, çıplak sürü nehri, yaratılmış ne varsa hepsinin kaçınılmaz birlikteliği
Oysa artık eskiden olduğum adam değildim çünkü içimde tuhaf bir varlık büyüdü. Ormana ait Gülen bir varlıktı bu. Yaprak yeşili bir iblis, bir orman cini ve yaramazı, ormanda yalnız yaşayan ve kendisi yeşillenen bir ağaç varlığı olan, yeşillenmekten ve büyümekten başka hiçbir şeyi sevmeyen, insana ne istekli ne de isteksiz olan, kapris ve rastlantıyla dolu, görünmez bir yasaya uyan ve ağaçlarla birlikte yeşillenip solan, ne güzel ne de çirkin, ne iyi ne de kötü, yalnızca yaşayan, asırlık ama bütünüyle genç, çıplak ama doğal giysiler içinde. İnsan değil, doğa olan, korkmuş, gülünç, güçlü, çocuksu, zayıf, aldatıcı ve aldanmış, düpedüz tutarsız ve yüzeysel ama derinlere, dünyanın çekirdeğine uzanan.
Gelecek çağları düşünüyorum : tanrı yeniden doğacak; insanlar tanrı uğruna döğüşüp birbirlerini öldürecekler, şimdiki gibi ; insanlar tıkınmak için döğüşecekler. Gelecek çağları düşünüyorum : Çalışma unutulacak ve kitaplar yaşamda gerçek yerlerini alacaklar; belki de artık kitaplar olmayacak, yalnızca bir kitap olacak, sonsuz bir kitap, bir Kutsal Kitap. Benim için, bu kitap insandır ; kitabım, benim gibi bir insandır, benim gibi anlaşılmaz, aldırışsız, atak, ateşli, edepsiz, gürültücü, dalgın, kuruntulu, yalancı ve şeytanca içten bir insan.