Kadın kılığına bakın o devirden bu devire: Ferace. derken çarşaf, sonra tango çarşaf, derken manto, derken büsbütün açılış ve anadan doğma halden beterine geçiş...
Bütün Türk şiirinde birçok şeyi ya da hiç değilse çok şeyi göze alamazsan hiçbir şey yapamazsın! Bir büyük atılım ve yırtıklık gerekiyor bence. Kopuş. Hatta zorunludur da belirli bir açılış ve atılım için.
Reklam
"Egemenlik kayıtsız şartsız milletin degil mi? Ben istersem egemenliğimi BİR ADAMA devrederim, istersem ÖZGÜRLÜGÜMDEN de vazgeçerim!" diye düşünenler olabilir. Ancak bu düsüncenin sonu gönüllü köleliktir. İlginçtir! Bu düsünceye sahip olanlari Atatürk, 1 Mart 1923 tarihli Meclis Açılış konuşmasında şöyle uyarmış: "Bir insan belki kendi istegi ile kişisel özgürlüğünü bir yana bırakabilir. Fakat bu girişim koca bir ulusun hayatina ve özgürlüğüne zarar verecekse, büyük ve onurlu bir milli yaşam bu yüzden sönecekse, o milletin evlatlar ve torunlar bu yüzden yok olacaklarsa bu girişim hiçbir zaman meşru ve kabul edilebilir bir konu olamaz. Ve hele böyle bir girişim hiçbir zaman özgürlük adına hoşgörü ile düşünülemez." Demem o ki, egemenliğini asla bir adama devretme ve higbir zaman özgürlügünden vazgeçme...
Nîşâbur Nizâmiye Medresesi'nin İmâmü'l-Haremeyn el-Cüveynî için inşa edilmiş olması gibi, Bağdat Nizâmiye Medresesi de ünlü Şâfiî âlimi Ebü İshak eş-Şîrâzî için inşa edilmiş ve medresede Ebû İshak'ın ders vermesi kararlaştırılmıştı. Açılış için toplanan halk da Ebû İshak'ın gelmesini ve ilk dersini vermesini bekliyordu. Ebü İshak, Bağdat Nizâmiyesi'nde ders vereceği konusunda Nizâmülmülk'e söz vermiş olmasına rağmen, medresenin açılışında hazır bulunmadı. Bunun sebebi şuydu: "Ebü İshak, medresenin açılışı için yola çıkmıştı ki bir genç karşısına çıkarak 'Gasbedilmiş bir arazi parçası üzerinde yapılan bir medresede nasıl ders verirsiniz?' diye Ebü İshak'ı ikaz etmiş ve medresenin yapıldığı yerin gasbedilmiş bir arazi olduğunu ona söylemişti. Gencin ikazı üzerine, son derece dindar ve takva sahibi olan Ebû İshak, gasbedilmiş bir arazi üzerine inşa edilen medresede ders vermeyi kendine uygun bulmayarak bu açılışa katılmamış ve medresedeki açılış dersini vermemişti."
Bu âna varmak için son iki haftadır cehennemi aşmışım gibi hissediyordum: Cellat & Karakuş’un açılış akşamıydı.
Sayfa 269
23 Nisan nasıl çocuk Bayramı oldu?
23 Nisan 1920! Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin kuruluş ve açılış günü! 23 Nisan, o kadar önemli bir gündür ki, Meclis, o günün, her yıl milli bayram adıyla kutlanmasına karar verdi. Bir yıl sonra, 23 Nisan gününe yaklaşılırken bütün Ankara, Meclis'in açılış gününü en güzel şekilde kutlamak için yoğun bir hazırlık içine
Sayfa 34
Reklam
Oyun yazarı Dashiel Hammett... Maliye gelirine el koyduktan sonra on yıl süreyle kendine bir giysi, bir boyunbağı bile alamadı, Toys in the Attic'in (Tavanarasındaki Oyuncaklar) açılış gecesine kadar; o gece yeni bir takım almıştı kendine ve sanırım yeni giysinin verdiği tatla mutlu bir gece geçirmişti.
Sayfa 129 - Can YayınlarıKitabı okudu
TBMM açılış konuşması.Şerif Bey23 Nisan 1920 Allah’ın yardımıyla ulusumuzun tam bağımsızlığı için sorumluluğu doğrudan doğruya yüklenip kendisini yönetmeye başladığını bütün cihana duyurarak Büyük Milet Meclisini açıyorum. Kutsal olarak bağlı olduğumuz bütün Müslümanların Halifesi ve Osmanlılar’ın Padişahının yabancı boyunduruğundan kurtarılmasında ve saltanatın sürekli merkezi olan İstanbul’umuz ile işgal altında ve türlü kıyım ve işkence içinde maddi ve manevi bakımdan insafsızca yok edilmekte olan zulüm görmüş bütün illerimizin kurtarılmasında bizi başarılı kılmasını Yüce Allahtan dilerim .
Açılış kokteyli
Şehrimizdeki veznedarların en büyük tutkusu, resim galerilerinin açılış kokteyllerine gidip bedava içki içmektir. İşyerlerinin panosuna iğnelenmiş veya amirlerinin masalarının üzerine bırakılmış sergi davetiyelerini titizlikle takip eder, ne zaman nerede kokteyl oldugunu çok iyi bilirler. Boş zamanlarında da, bıyıklarını çekiştirerek, davetiyelerdeki yazıları okurlar. Böylece ellerinde içki kadehleriyle resimlerin önünde durup, birbirlerine göz kırparak, "Özgün bir yapıt!" derler, "Soyutlamalar müthiş! Ressam kompozisyonlarında konuyu bütünüyle yok etmeye yönelmiş..." İçki servisi bitince sallana sallana evlerinin yolunu tutarlar.
Sayfa 35 - İletişim YayıneviKitabı okudu
Bu 1823 yılının ekim ayının sonuna doğru Toulon sakinleri, daha sonra Brest'te Deniz Harp Okulu öğrencilerine tahsis edilen ve o zamanlar Akdeniz filosuna dâhil olan Orion savaş gemisinin büyük bir fırtınanın ardından onarılmak üzere limana girdiğini gördüler. Denizin korkunç dalgalarının epeyce hırpaladığı gemi, limanda büyük ilgi uyandırdı. Bilemediğim bir sancağı taşıdığı için on bir top atışıyla selamlanan bu gemi, toplamda yirmi iki edecek şekilde on bir pare top atışıyla bu selama karşılık verdi. Kraliyet törenlerinin ve askerî törenlerin nezaketi sembolize eden karşılıklı gümbürtü alışverişlerinde, liman ve kale ritüellerinde, güneşin her doğuş ve batışının kaleler ve savaş gemileri tara- fından selamlanmasında, limanların açılış ve kapanışlarında vs., kısacası uygar dünyada toplamda her yirmi dört saatte gereksiz yere yüz elli bin top atışının yapıldığı hesaplanmıştır. Bir top atışının altı franka mal olduğu düşünülürse, her gün dokuz yüz bin, her yıl yaklaşık üç yüz milyon frankın buhar olup uçtuğu söylenebilir. Bu sadece bir detay. Bu arada yoksullar açlıktan ölürler.
Sayfa 435 - Cilt1Kitabı okuyor
Reklam
Mustafa Kemal Paşa hem Batı Cephesi'ndeki harekâtı yakinen takip ediyor, hem de yarının en temel sorunu olarak gördüğü "eğitim sorunu"nu Ankara'da toplanacak "Eğitim Kongresi"nde ele almaya çalışıyordu. Açılış konuşmasını Mustafa Kemal Paşa'nın yaptığı Eğitim Kongresi; 16-21 Temmuz 1921 tarihleri arasında Ankara'da gerçekleştirildi.
Sayfa 312 - Kırmızı Kedi YayıneviKitabı okudu
DÂRÜLBEDAYİ Türk tiyatrosunda en önemli atılımlardan biri "Dârülbeda- yi"nin kuruluşudur. 1913-1914 yıllarında İstanbul Valisi olan Operatör Cemil Paşa bir konservatuvar açmak istedi. Belediye Meclisi'ndeki Avrupa görmüş birkaç kişi de bu isteği destekleyince, konservatuvar için üç bin lira ödenek ayrıldı. Cemil Paşa konservatuvarm
Sayfa 244 - Mitos Boyut yayınları 2010Kitabı okudu
Lysis, esas olarak küçük bir giriş ve sonuç dışında, bir ana gövdeden meydana gelir. Söz konusu ana gövde ise, tartışmaya hazırlık niteliği arz eden bir açılış kesitiyle, dört ayrı dostluk tanımının yer aldığı dört ayrı alt bölümden oluşmaktadır.
"Nasıl ki, hikaye edilir: Bülbül aşık olduğu gülün nasıl açıldığı anı merak eder, mutlaka görmek istermiş. Sabaha kadar gülün başında bekler, goncadan gözünü ayırmazmış. Gül bir türlü açmak bilmezmiş, uykusunu koğar, gözünü oğuşturur, uyuyamazmış bülbül. Sabaha kadar sürermiş macera. Şafak sökerken bir an için dalan bülbül, hemen silkinir, güle bakarmış ama ne çare! Gül, bülbülün daldığı o kısacık anda açılmış bile! Böylece gülün açıldığı anı göremeyen bülbül, dövünmeye başlarmış. Evet gül, bir anda açılır ama, o anın gelmesi için, kapalı goncanın içinde farketmediğimiz bir kımıldanış, bir gelişme, hummalı bir faaliyet vardır. O bir anlık açılış, o uzun ve saklı hazırlığın kaçınılmaz uzantısıdır.
1,500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.