Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
106 syf.
5/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Adem’in cinayeti
Serra amcasının oğlu’yla zorla evlendirirmiş bir kadındır. Amcasının oğlu Osman, Serra’yı her gün dövmektedir. Osman Serra’ya çocukluğundan beri aşık olup Serra’nın onu sevmediğini bildiği için ilişkilerini acı bağı üzerine kurmuştur. Bu ikilinin Muzaffer adında zihinsel engelli sandıkları aslında mistik bir güce sahip oğulları vardır. Metnin başında bu mistik gücün sadece Adem Ademoğlu’nda olduğunu düşünüyoruz okur olarak. Fakat Adem Serra’ya aşık olunca işler değişiyor. Adem çocukluğundan beri ne zaman uyusa istediği yaşa kalkabiliyor ve uykuyla zamanda yolculuk yapabiliyor. Ailesinin öleceğini önceden görüp engelleyememiş bu durum Onda insanlardan uzak olma eğilimi yaratmıştır. Serra’nın yeşil gözlerini görünce zamanda yolculuk yapmayı bırakmış Serra ile yakınlaşmıştır. Bu iki gizli sevgili birbirileriyle kalorifer peteğinden haberleşirler ancak Serra Adem’e kaçmak istediğini ve hamile olduğunu söyleyince Adem kendini eve kapatarak düşünür. Hikayemizin sonunda Adem, Muzaffer hariç herkesi Öldürmek için eve girdiğinde Serra’nın gerçekten hamile olduğunu oğlu muzafferden Öğrenir.Muzaffer de zamanda yolculuk yapabilen biridir. Osman’ı sandalyeye bağlamışken elindeki tabancayla vurmak yerine gözlerini bağlamış ve boğmuştur. Serra’yı hamile olduğu için öldüremez. Öldürmek ve ölmek bir masumu kurtaracaktır. Osman’ı öldürdükten sonra duşunu alır, salatasını yer yorgan çıkarıp kendini bin yaşında düşlediği sonsuz uykusuna dalar. Yüzündeki huzurla ölü bulunur.
Adem Ademoğlu'nun Tek Muzaffer Günü
Adem Ademoğlu'nun Tek Muzaffer GünüGökçe İspi Turan · Yitik Ülke Yayınları · 201433 okunma
448 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Soluksuz okuyacağınız doğru. Dizi izliyormuşsunuz hissi veriyor. Londra, İstanbul, Fırat Nehri arasında gidip gelirken, arada bir Kürt arada bir Türk oluyorsunuz. Şafak, feminist duygularını sıkça serpiştirmiş aralara. Töre cinayeti, ailede erkeğin sözü, annenin evlatları arasında erkeği kayırması, kadın olan insanın seçememe özgürlüğü... Erkeğe verilen söz hakkının kadının sırf kadın diye elinden alınması. Yabancı ülkede göçmen olmanın zorluğu. Sevgi olmadan kurulan ailelerin beklenen / beklenmeyen sonları, kitap`da işlenen konulardandı. Dikkat çeken nokta, karekterlerin seçilmesiydi. İskender`in çılgın, vurdumduymazlığı, kabadayılığı ne kadar varsa Yunus`un sakinliği, dürüstlüğü o kadar çoktu mesela. Adem`in babasını yazarın iki yere - Sarhoş ve Ayık olan diye ayırmasını sevdiğimi söylemek isterim. Okurken tüm karakterlerin ağzından kendilerini okuyorsunuz. Bu da kitabı başka boyutlara taşıyor. Yeni bir hikaye... Yeni nefes... Yeni macera... Esas hikayeden uzaklaşmadan, dönüp dolaşıp ona döneceğinizi bilerek... Fakat, sevmediğim kısımlarda olmadı değil. İlk başlarda hikayenin farklı tınısı beni kendine çekse de sonu bir o kadar aynı diye uzaklaştırdı. Yazar, şaşırtmaca yapıp sonu böyle kapatmak istemiş olabilir ama sonu benim için hayal kırıklığı oldu. Nedenini henüz bilmiyorum. Belki kitabı daha yeni kapatıp, yorum yazdığım için olayların etkisinde kalmış olabilirim. En azından sade bitirmemesini temenni ederdim. Kimler içinse sade olmayabilir ama benim için oldukça basitleştirilmiş sondu. Yine de okumaya değer kitap olduğunu belirtmek isterim Keyifli okumalar :)
İskender
İskenderElif Şafak · Doğan Kitap · 201119,1bin okunma
17 öğeden 16 ile 17 arasındakiler gösteriliyor.