Irkçılık-Turancılık Davası ve Dış Politika: Hem sanıklar, hem de birçok araştırıcı, Irkçılık-Turancılık Davası'nı, hükümetin dış politikasıyla ilişkili saymışlardır. Reha Oğuz Türkkan, yabancı araştırıcıların ve basının bu yöndeki görüşlerini aktarır: "Prof. Edward Weisband, 1974'te yayınlanan '2. Dünya Savaşında İnönü'nün
Öner ve Yücel Davası: 31 Mart 1947'de Atsız, Zeki Velidî ve arkadaşlarının beraatıyla sonuçlanan Irkçılık-Turancılık Davası'nın yankıları 1947 yılında başlayan Öner ve Yücel Davası ile devam etmiştir. Dava, 29 Ocak 1947'de İçişleri Bakanı Şükrü Sökmensüer'in TBMM'deki bir konuşması ve Fevzi Çakmak'ın 05 Şubat
Reklam
1944'te tutuklanan 23 sanıktan biri olan Fethi Tevetoğlu da Fevzi Çakmak'ın emekli edilmesi yanında dış politikanın etkisini de vurgular: “Fakat çok geçmeden Sovyetler Almanlara karşı üstün bir duruma geçince ve özellikle 12 Ocak 1944'de Mareşal Çakmak emekliye sevk olununca durum değişti. Artık Ankara'da Sovyet yardakçıları ile komünistlerin sözü geçerli idi... Moskova'yı memnun etmek amacıyla Türkiye'de Türkçülere karşı düzenlenen saldırı..." (Tevetoğlu 1989/17: 17).
"Çakmak kibriti yok eder ama, kibrit çakmağı sadece ısıtır."
Sayfa 149Kitabı okudu
Ben ölürüm adamım, şöyle ya da böyle Dünyaya bir soru işareti daha çakmak için Yeri göğü inleten Tanrım Eğer varsan söyle, cenaze namazımı kılayım...
bıraktım esinlere...
"Sanırım bizden hâlâ kuşkulanıyorsunuz." Haksızlığa uğramış birinin duygusallığı vardı sesinde. "Ama yanılıyorsunuz. Biz kimseyi öldürmedik. Yapmayı önerenler yıkmaz Nevzat Bey, bir şehrin katledilmesine karşı çıkanlar o şehirde yaşayanları katletmez, yaşamı savunanlar ölümden çare ummaz." Gözleri çakmak çakmak olmuştu. "Biraz empati kursaydınız, siz de anlardınız bunu. Kusura bakmayın ama peşin hükümler sizin de aklınızı başınızdan almış. Afiş astığımız, yürüyüş yaptığımız, dernek kurduğumuz için bizi terörist sayıyorsunuz. Her kötülüğü yapabilecek eli kanlı katiller olarak görüyorsunuz. Oysa savunduğumuz sizin de şehriniz. Bakın, Balat'ta doğmuşsunuz, en yakınlarınız bu şehrin mezarlarında yatıyor, en güzel anılarınızı burada yaşamışsınız... Biz sizin de hayatınızı savunuyoruz. Hayır Başkomiserim biz kimseyi öldürmedik. Çünkü ölümü yoldaş seçenlerin ölümden başka kazanacakları zafer yoktur."
Sayfa 441
Reklam
Ben Enver!
Yakın Türk tarihinin unutulmaz kişilerinden biri. Mustafa Kemal'in, Kazım Karabekir'in, Fevzi Çakmak'ın, İsmet İnönü'nün, Rauf Orbay'ın, Cemal Paşa'nın, Kuşçuoğlu Eşref'in ve daha nice Türk büyüğünün silah arkadaşı.
Sayfa 8 - EFSUS YAYINLARIKitabı okudu
Şampiyonlar ligi tam liste,
Çanakkale savaşlarının diğer önemli bir sonucu ise; Çanakkale Savaşı'na katılarak üstün bir savaş tecrübesi kazanan subay kadrolarının İstiklal Savaşı'nın komutanlarını oluşturmalarıdır. Çanakkale'de savaşan ve İstiklal Savaşı'nda da görev alan komutanlar arasında şunlar bulunmaktadır: M. Fevzi (Çakmak) Paşa, Cevat (Çobanlı) Paşa, Yakup Şevki (Subaşı), Kazım (Karabekir), İzzettin (Çalışlar), M. Selahattin (Adil), Şükrü Naili (Gökberk), Mehmet (Arif), Kemalettin Sami, Fahrettin (Altay), Kazım (İnanç), Nihat (Anılmış), Nazif (Kayacık), Cemil (Conk), Kazım (Sevüktekin), M. Munip (Uzsoy), Veysel (Özgür), M. Emin (Yazgan), Reşat (Çiğiltepe), M. Şefik (Aker), A. Sami (Sabit), H. Nurettin (Özsü), M. Sabri (Erçetin), Nazmi (Solok), Mehmet Hayri (Tarhan), İsmail (Hakkı), Ahmet Fuat (Bulca), Nuri (Conker), Alaeddin (Koval), H. Hüsnü (Erkilet), Ahmet Naci (Tınaz), Osman Zati (Koral), Ahmet Zeki (Soydemir), Mehmet (Nazım), A. Fuat (Cebesoy), Cafer Tayyar (Eğilmez), M. Rüştü (Sakarya), Nazif (Kayacık), M. Muhittin (Kurtiş), Salih (Omurtak), Abdurrahman Nafiz (Gürman), Nuri (Yamut), Fevzi (Mengüç), Cemal (Gürsel), Muzaffer (Alankuş).
Sayfa 69 - Kırmızı Kedi YayıneviKitabı okudu
Günde iki kez dişlerimi fırçalıyorum Bir kez de Umutlarımı…
Gelin bozmayalım keyf’ini Hasan’ın Gömmeyelim karanlığına tarihin Hasan’ın keyf’i yıldızlardır geçemezsin
Reklam
Aşk hangi sözle başlar Önce neresinden öpülür bir kadın
Kapılar pencereleri örttü Nergizler gül kokuyor Şiirlerimi yakmalıyım
Motun'un çelik elleriyle kurulan Türk ordusu 2200 yıldır, kanatlanmış atlarıyla doğudan batıya doğru akıp durmuştur. Kaşgarlı'nın "kuş kanatın er atın" (kuş kanadıyla er atıyla) dediği erler bu ordunun erleridir. Yahya Kemal'in "bin atlı akınlarda çocuklar gibi şendik / bin atlı o gün dev gibi bir orduyu yendik"
Ahmet Burak Erdoğan hakkında kusursuzluk raporu veren Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi'nin başındaki Eyüp Çakmak, 4 Mart 2004'te, Tayyip tarafından Türkiye Denizcilik İşletmeleri (TDİ) A.Ş.'ye Genel Müdür Yardımcısı olarak atanıyordu. 2008'de yanlarındaki mikrofonun açık olduğunu unutan Maliye Bakanı Kemal Unakıtan ile Özelleştirme İdaresi Başka­ nı Metin Kilci arasında geçen bir diyalogda Unakıtan TDİ'nin yönetim kademesinin değiştirilmesi konusunu gündeme getiren Kilci'ye, Başbakan'dan mutlaka izin alınması gerektiğini ikaz ediyordu. Ve tabii ki, Burak'ı hapisten kurtaran Eyüp Çakmak yerin­ den kıpırdatılamıyordu.
259 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.