Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Karşılaşma..
Bir sır daha var, çözdüklerimizden başka! Bir ışık daha var, ışıklardan başka. Hiçbir yaptığınla yetinme, geç öteye: Bir şey daha var bütün eserlerden başka.
Sayfa 156Kitabı okudu
Hasan Sabbah
"İnsanların ne zaman neye inanacakları bilinmez. Doğruyu anlatırsın inanmazlar, yanlış dersin ısrarla doğruluk güderler!"
Sayfa 151Kitabı okudu
Reklam
Tek bir söz etmese bile. Öylece dursa... Zaman dursa...
Sayfa 142Kitabı okudu
Bir yol arkadaşının seçimi, izlenmek istenen yolun seçiminden daha önemlidir.
Sayfa 139Kitabı okudu
Ömer Hayyam..
Bilgenin yüreğinde her dilek, Anka kuşu gibi gizli gerek. Damla nasıl inci olur denizde: Sedefler içinde gizlenerek.
Sayfa 113Kitabı okudu
Ömer Hayyam
Ey zaman, bilmez misin ettiğin kötülükleri? Sana düşer azapların, tövbelerin beteri. Alçakları besler, yoksulları ezer durursun: Ya bunak bir ihtiyarsın, ya da eşeğin biri.
Sayfa 113Kitabı okudu
Reklam
Aslında insanın ihtiyaçları da buncadır. Bir lokma ekmek ve bir hırka... Fazlasına tamah nedendir?
Sayfa 105Kitabı okudu
Gönlü zengin bir vezir...
Bir gün bir yoksul kişi gelip kapısının önünde oturdu. Yanında büyükçe bir ibrik taşıyordu. Vezir sarayına döndüğünde yoksul ayağa kalkarak onu karşıladı ve dedi ki: "Ben senin yoksulları koruyup kolladığını duydum. Senin gibi birinin varlığını devlet açısından talih gördüm. Ama yanına varıp bunu doğruluğunu sınamak istedim. Eğer öyle
Mütevazi, kudretli bir devlet adamı: Nizam-ülmülk
İslam âlimlerinden Ebul-Kasım Kuşeyri ile imam Ebul-Meali Cüveyni, yanına geldiğinde Selçuklu veziri onları ayakta karşılardı. İltifatlar ederek oturtur, sonra yeniden kendi yerine otururdu. Ancak büyük âlim Ebu Ali Farmezi yanına geldiğinde yine ayakta karşılar ancak onu kendi makamına oturtur, kendisi onun önüne oturmayı yeğlerdi. Bu tavrı merak konusu olmuş nedenini sormuşlardı. "Ey kudretli vezir, âlimlere neden farklı davranırsın?" Vezir açıkladı ki: "Farklılığım onların farkı nedeni iledir. Ebul-Kasım Kuşeyri ve yanında yer alanlar beni ziyaret ettikleri zaman, 'Sen söyle iyisin, şöyle cömertsin, şöyle bilgilisin' diyerek beni övüyor, belki hiç taşımadığım vasıflarla yüceltmeye çalışıyorlar. İnsan olduğum ve övgülerle mutlu olduğum için gururlanıyorum. Kibrim artıyor. Sonra da bunu hatırlayıp üzülüyorum. Oysa Alim Farmazi ben ona nasıl davranırsam davranayım, hoşuma gitmeyen huylarımı, kusurlarımı, yaptığım yanlışları, haksızlıkları dahi yüzüme söyler ve beni doğruya davet eder. Gururum kırılır ama ben de gerçeği görür yanlışlarımı terk ederim. Bu nedenle onu bir başka karşılarım. Yüze yapılan övgüler insanı kibirli yapar. İslam ise alçakgönüllü olmayı buyurur."
78 öğeden 51 ile 60 arasındakiler gösteriliyor.