insanların, hayatları hakkında hikâyeler anlattığı hafif mırıltılar, dinlediği insanların çoğu mutsuz sanki, açıklanamayan bir şeyin ağırlığı altında eziliyorlar gibi.
Görmeye gözleri, duymaya kulakları olan, kendini hiçbir faninin sır tutamayacağına inandırabilir. İnsanın dudakları sessizce parmak uçlarıyla konuşur; sözleri her gözeneğinden sızar.
Sigmund Freud
Bir şeye bir kez isim verildiğinde o isim o şeyin bütününü ya da neden önem taşıdığını görmene engel oluyor. Kelimeye odaklanıyorsun ki o aslında en önemsiz bölümü, buz dağının tepesi.
"Tuhaf bir şekilde her zaman orada olacağım, her zaman on iki yaşında olacağım... Her şeyin değiştiği o korkunç günde, doğum gününüm ertesi gününde, zamana hapsolmuş bir halde."