Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Hazreti Ali(ra): 'İyiliğinize nankörlük edenlerin hali sizi iyilik yapmaktan soğutmasın. Çünkü biri yaptığınız iyiliği anlamazsa, bir diğeri anlar. Siz iyilik yapmaya devam edin.'
İşte Öyle Bir Şey...
Hani bazı anlar olur ya, o anları yaşadığınızı zihniniz bilir ama ruhunuz sahiplenmeyecek kadar kendinden geçmiştir.
Reklam
Kaçtım kederimden Aynalarda yüzüme bakmam Bi' sigara sardım Seni düşünmeden yakmam Ayrıldıkça yollar Yollar Her gece dualarım Bitmedi rüyalarım mutlu sonla Ağlama, ben ağlarım Can bulur mu toprağım gözyaşında? Kim anlar derdimi? Biz olduk hem dost hem düşman Hep kal düşlerimde Kâbuslarımda benimle yan🎶
`Beyin öldükten sonra 7 dakika daha çalışırmış ve en mutlu anlar izletirmiş,Sen benim O 7 Dakikamsın.`
... Ruhumuzun içinde ikinci bir ruh her şeyi anlar, fakat bize anlatmaz, böyle korkunç işaretlerle bizim muammanın derinliklerine atar ve boğar.
Sayfa 44 - ÖtükenKitabı okuyor
Reklam
Herkes yaşadığını tarif eder.. Hissettiğini anlar..
Aşk
AŞK, KİTAPLARDA, KELİMELERDE, KALEMLERDE DEĞİL GÖNÜLLERDEDİR... ANCAK GÖNÜL DIŞINDA OLANLAR ONU ANLATMAYA ÇALIŞIR YAŞAMAYI DEĞİL... O ANLATILAMAZ ANCAK YAŞANILIR BUNU DA DOSTLAR ANLAR DOSTLAR ARASINDA GÖRÜNMEZ BİR YOL BİR BAĞ VARDIR...İŞTE BU BAĞ DEĞİL MİDİR Kİ,İBRAHİMİ ATEŞE, İSMAİLİ BIÇAĞA, KAYS'I LEYLAYA KOŞTURUR... KK
Post Traumatic Stress Disorder
PTSD konusunda uzmanlaşmış bir çocuk psikiyatrı Dr. Spence Eth’e göre, bu tür bir travmanın özünde, “merkezî şiddet eyleminin zorla araya giren anısı yer alır; son bir yumruk darbesi; bir bıçağın girişi, bir silahın patlaması gibi. Bu anılar yoğun algısal deneyimlerdir -tüfek ateşinin görüntüsü, sesi ve kokusu; kurbanın çığlıkları veya ani sessizliği, kanın sıçraması; polis sirenleri gibi.” Nörologlara göre bu canlı, korkunç anlar, duygusal devrelerin içine kazınan anılara dönüşmektedir. Sonuçta, arazlar aşırı uyarılmış amigdalanın travmatik bir anın canlı anılarını harekete geçirip sürekli bilinç düzeyine çıkarmasının işaretleridir. Dolayısıyla, travmatik anılar da son derece hassas birer zihinsel alarm şalteri haline gelip, korkulan anın tekrarlanabileceğine dair en küçük bir işarette alarm zillerini çaldırmaya hazır olur. Bu hassas şalter olgusu, çocuklukta sürekli kötü muameleye maruz kalmış olmak dahil, tüm duygusal travma çeşitlerinin bir işaretidir.
İnsan 16 yaşındayken dünyayı değiştireceğini düşünür. 18 olduğunda düşünceleri sert bir kayaya çarpar. 20 yaşına geldiğinde hiçbir şeyi değiştiremeyeceğini anlar. 25 yaşına geldiğinde ise dünyanın onu değiştirdiğini fark eder. Ve insan 25 yaşında ölür, 75 yaşında gömülür. Kendinizi, kendinizle zaman geçirmeyi yalnızlık sanmayacağınız şekilde yetiştirin.
Andrey Tarkovski
Andrey Tarkovski
Reklam
Ben acılarımın başını evcimen telaşlarla okşadım bayım. Bir pardösüm bile oldu içinde kaybolduğum. İnsan kaybolmayı ister mi? Ben işte istedim bayım. Uzaklara gittim Uzaklar sana gelmez, sen uzaklara gidersin Uzaklar seni ister, bak uzaklar da aşktan anlar bayım!
✓ Öyle anlar var ki insan zamanı bile unutur.
Bir insan sizi ancak sevdiği kadar anlar. Sevdiği kadar telaşınızı görür, hüznünüzü önemser, kaygılarınızı cevaplar.."
Bazen Dayanamıyorsun..
Verdiğin emeklerin boşa gitmesi koyuyor adam olana.. Her şeyi içine atmaktan yavaş yavaş tükendiğini hissediyorsun.. Seni çok iyi anlıyorum diyen herkesin, seni anlamadığını görüyorsun.. Yıkılıyorsun.. En yakınından dahi uzaklaşmak istiyosun.. Kullandığın alkolerin ve maddelerin bile seni artık sarhoş etmediğini görüyosun.. Onlarıda boşveriyosun.. Yapabildiğin en iyi şeyin, kalemini tekrar alıp yazmak olduğunu görüyorsun.. Yazıyorsun, yazıyorsun, yazıyorsun.. Yazdıkça dertlerinin çoğaldığını fakat içini döktüğün içinde rahatladığını görüyosun.. Herkesten saklasan da, gizlesen de tükeniyorsun.. Hani o dışarıya verdiğin mutluyum imajı varya, içini yiyip bitiriyor aslında.. O kadar çok yenilgiye uğradın ki sevmede, değer vermede, bir yanın hep kimseye güvenme diyor.. Kader le girdiğin aşk savaşında yenilmeye başladığın zaman, asıl acıları tatmaya da başlıyorsun.. İşte o anlar kalbinin, aklını yendiği anlar oluyor.. Mantıklı düşünemiyosun.. Değer vermekte bir sorun yokta, aynı önemi, ilgiyi, sevgiyi, değeri göremeyince başlıyor asıl sorun.. Asıl canını yakan yitirdiklerin var, kaybettiklerin.. Dönülmez yolda bıraktıkların, geri dönmeyeceğini ezberlediklerin.. Hani her şeyde derler ya ''Hayat Devam Ediyor'' aynen öyle.. Ne giden geri geliyor, ne kalanlar değerini biliyor, ne yerin, nede kıymetin değişiyor.. Sen sadece günden güne eriyorsun, tükeniyorsun, hissizleşiyosun.. Ama Gerçektende Bir Gün Aklım Bu Savaştan Üstün Çıkarsa, İşte O Zaman Boş Yere Değer Verdiğim ve Sevdiğim İnsanlar, Tam Anlamıyla Soğukluğu Tadacaklar..!
..insan hep aynı olsa da her zaman kendini anlamaz, tam tersine asıl özfarkındalığını kısmen edininceye kadar kendini sıklıkla yanlış anlar.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.