Fakat gönlü kırıla kırıla toz haline gelmiş, kırılacak tarafı kalmamıştı.
Onun gözlerinde sevgiyle yanan eski ışıkları boşuna aramıştı.
"Ey vatan!
Güzel Turan!
Sana feda biz varız.
Düşman oğlu meydana çık!
Kahramanlık kimde ise anlarız."
Enis Behiç Koryürek
Bir nim neş'e say bu cihânın bahârını
Bir sâgar-i keşideye tut lâlezârını
Nedim
(Bu dünyanın baharını bir yarım neşe say, öyle kabul et,
Gördüğün lale bahçesini de içilip bitirilmiş kadehle bir tut.)
Cân verme gam-ı aşka ki aşk âfet-i cândır
Aşk âfet-i cân olduğu meşhûr-ı cihândır
Fuzûlî
-Sevginin niçini olmaz ki efendim... Düşünsem belki mâkul bir sebep bulabilirim. Fakat bu hakikî sebep olmaz. Çünkü biz önce severiz. Sonra sevdiğimiz şeyin güzel taraflarını bulmaya çalışırız.
Kendisi için fenalık istemeyen insanlara hasretti.
Kendisini insanların bu kadar çirkefleştiği bir asırda dünyaya getiren kadere lanet ederek dinlenmek ve toparlanmak istedi.
Bir gönülün âh u zâr ile dolmasının ne demek olduğunu gönlü rahat olanlar anlayamazdı.
…menekşeye benzeyen gözleriyle, gür ve açık kumral saçlarıyla, fakat bilhassa mahcup gülümseyişiyle bir şiir kadar güzel olan bu kızda, baktıkça kendini belli eden bir hususiyet vardı.