Bağışlanmak istemek cesaret gerektirir, çünkü bizi asırlardır bölen hikayeler her neyse, oradaki rolümüzü de kabul etmiş oluruz. Bağışlamak demek, bizi kadın ya da erkek, Doğulu ya da Batılı, siyah ya da beyaz yapan o sabit kimliği yumuşatmak anlamına gelir.
Sayfa 148 - Doğan Kitap
Yeni hayaller ancak eski dağınıklığımızı temizlediğimizde gelebilir.
Sayfa 146 - Doğan Kitap
Ancak önce kendi karanlığımıza girersek, başkalarındaki karanlıkla tanışabiliriz.
Sayfa 145 - Doğan Kitap
"Aslında hepimiz birbirimizin korkusundan besleniyoruz!"
Sayfa 142 - Doğan Kitap
Kendi gölgemizi görmediğimiz zaman, biz o gölgeden kuvvet alıp hareket ederiz ve kaçınılmaz olarak başkalarına acı veririz, niyetimiz bu olmasa da.
Bakış açılarımızı kutuplaştırmak, bir duruş takınıp oradan asla kıpırdamamak kolaydır.
Ancak gölgemizi gördüğümüz zaman, gerçek değişim ve gerçek bağlantı kurmak mümkün olabilir. Kendi kendimize sorular sormaya izin vermek, karşı tarafın ve nefretin duvarlarını sarsar. Kilitli sandıklarımızın kapağını kaldırır, içine bakmaya cesaret ederiz. Korkuyu,nefreti, hatta içimizde saklı olan zulmü bu şekilde yeneriz.
Sayfa 128 - Doğan Kitap
Eylemin büyüklüğü ya da küçüklüğü farketmez; yüreğimizin içinde bize verdiği duygu önemlidir.
Sayfa 116 - Doğan Kitap