Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Yaptığımız en iyi şey ayran. Ama onun da yarısı su.”
Almanya'da katıldığı bir söyleşiden dönen Can Baba'ya "Almanya'yı nasıl buldun?" diye sorarlar. Can Baba sinirle cevap verir "Nasıl olacak ulan, her şey öyle düzgün ki, insanın kafası karışıyor." 😉 Yalan da değil. Karmaşıklığa o kadar alışmışız ki, işimiz biraz yolunda gitse, yönümüzü kaybediyoruz. Ya da bir parça gülsek, “Çok güldük. Bakalım başımıza ne gelecek?” diye tedirgin oluyoruz. Kaygılı ve kaos dolu bir toplum olduk vesselam. Memleketin yarısı hastanelik, yarısı hapishanelik. Her işimiz yarım yamalak. Her işimiz özensiz. Sabah fırına gittim. Sade poğaça kalmamış. Fırın sahibi “Peynirli poğaça var, vereyim mi?” diye sordu. “Peynirli sevmiyorum.” dedim. Sırıttı. “Yok yok” dedi “Zaten adı peynirli poğaça. Arada bir denk gelirse, peynir koyuyoruz.” dedi. Aziz Usta’nın dediği gibi. “Yaptığımız en iyi şey ayran. Ama onun da yarısı su.”
ey padişah-ı âlem, düşman mısın zekâya? erbâb-ı iktidarı gördün mü saldırırsın, asrında kaldı millet üstadsız, kitabsız, havf eylerim yakında Kur’an‘ı kaldırırsın. besmele gûş eyleyen şeytan gibi, korkuyorsun ”höt” dese bir ecnebî padişahım öyle alçaksın ki sen, izzet-i nefsin Arap İzzet gibi! hamiyyet gamz eden bir pâk alın her kimde
Reklam
safahat alıntısıdır paylastıgım onayladıgım anlamına gelmez
Kafes Arkasında ey padişah-ı âlem, düşman mısın zekâya? erbâb-ı iktidarı gördün mü saldırırsın, asrında kaldı millet üstadsız, kitabsız, havf eylerim yakında Kur’an‘ı kaldırırsın. besmele gûş eyleyen şeytan gibi, korkuyorsun ”höt” dese bir ecnebî padişahım öyle alçaksın ki sen, izzet-i nefsin Arap İzzet gibi! hamiyyet gamz eden bir pâk alın her
"Gömleğime yemek tepsini devirdin," dedi Pamir bir anda. "Okulda Yemekhanedeydik. Gömleğime yemek tepsini devirdin. Hatırlıyor musun? Sana anlatmıştım. Tanıştığımız gün." Nil kaşlarını çattı, daha sonra kesik nefesler aldı, "Sonra... aynı masayı kapmışız seninle... bahçede. Oğle arasında." Hızlıca kafasını salladı Pamir. "Beni kovmuştun ama gitmemiştim. Bir ton laf etmiştin, ağzın iyi laf yapar bilirsin. Seviyordun ama çok da iyi oyuncuydun." Kaşlarını çattı Nil. Burnunu çekti. "Sonra dediğin şey." "Buldun tabii benim gibi taş çocuğu, mideni değil gözünü mü doyuruyorsun?" Pamir gülmeye çalışmıştı bunu söylerken ama Nil hala inanamıyormuş gibi bakıyordu. "Gerçekten yaşandı mı bu?" Pamir güldü ama endişeli bir gülüştü bu. "Yaşandı tabii! Sonradan üzerime kola dökmenden anlaşılmıyor mu? Kendi beceriksizliğin beni röntgenlerken yakalanınca irkilip üzerine ayran döktün, ben gülünce de gelip kolayı devirdin leş ettin formamı. Nasıl? Aynı asabiyet, aynı hırçınlık. Hafızanı kaybetmiş olabilirsin ama huyun hiç değişmedi."
Beyza Aksoy
Beyza Aksoy
- https://1000kitap.com/kitap/kitap--285405
~~~~~~~~~~KİTÂB-I AŞK~~~~~~~~~~ Türk ve Dünyâ Edebiyatı’ndan aşka, sevdâya, muhabbete dâir alıntılar... Katkıda bulunmak arzu eden sevgili okurlar davetlidir; lütfen buyrunuz!.. 1 Sevgiliye sadakatin özü ve özeti, aşkını sır gibi saklamak, iyilik gördüğünde de, kötülük gördüğünde de bu tavrı değiştirmemektir... Kitab-ı Aşk, İskender Pala
Arif Nihat Asya şiirleri AĞIT Ağlayın, parmakları nur Sularından kınalı kızlarım Ağlasın Meraga göklerinden Meraga'ya bakıp yıldızlarım
23 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.