Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Afgan - Yılmaz Özdil
Yılmaz Özdil
Yılmaz Özdil
- Okuyun Okutturun. Afganistan'dan yola çıkıp, boydaaan boya İran'ı geçiyorlar, sınırımızdan yürüye yürüye Türkiye'ye giriyorlar. Afganistan'dan çıkıp yürüye yürüye Türkiye'ye gelmen demek, Türkiye'den yola çıkıp yürüye yürüye Hollanda'ya gitmen demek… Arada o kadar mesafe var. Ve hâlâ, bunların yürüye yürüye geldiklerine inanan
"Kendine aşık olmak Narcissus'un cezasıydı."
I. Bu, hikayenin bildiğiniz hali: “Narcissus kendi yansımasına aşık olacak kadar kendine aşık bir adamdı. Başka kimse onun için yeterince iyi değildi. Havuzdaki yansımasına baktı ve söndü gitti.” Ama hikayenin tamamı bu değil: Narcissus doğduğu zaman annesi Liriope onu kör falcı Tiresias’a götürdü ve bir kehanette bulunmasını istedi: “Ömrü uzun
Reklam
Sevgili Narya
Sevgili Narya, Henüz kaç yaşımda değilken, Seninle yaşıttık. Seninle aynı dalda üşür, Aynı dalda gökyüzünü konuşurduk. Sevgili Narya, Korkak göğsümün yürekli türküsü,
Annemin sessiz geceleri için! Kaşan şehrindenim Fena sayılmaz halim, Bir lokma ekmeğim var, biraz aklım, İğne ucu kadar da zevkim. Annem var, ağaç yaprağından daha güzel, Dostlar, akan sudan daha iyi Ve Allah, burada yakındadır,
Jîla Hüseynî - Tutsak
Olur da eğer pencereleri açabilirseniz gökyüzünü görüp havayı kucaklayın, bahara bir buse kondurun. Olur da eğer soğuk ve ruhsuz duvarları yıkarsanız ve komşuların şenliğini görün. Avludaki havuzda, balıkların içindeki korkuyu temizleyin, duvardaki kediden. Ve anneler gibi gülün bacılar gibi öpün babalara duygu katın. Saksıdaki şamdan güllerini havuzun dört bir tarafına ekin ve bayram edin sade mutluluğunuzla. Ama ne yazık ki pencereler kapalıdır, duvarlar serttir. Ve ellerim de artık eski eller değil Tahrip eden parmaklarımın arasında Yeni bir sevgi ve irade var, Doğruluğumu gün yüzüne çıkarır ve bir çocuk gibi yüzüme güldürür.
Bir gün içerdeyken avluda bir çocuk gördüm. Çocuk perperişan dünya başına yıkılmış gibi üzgün. Yanına gittim, niye böyle üzgünsün çocuk dedim. Baktı; dayı dedi, dayı beni öldürdüler. güldüm, teselli edeyim dedim. Çocuk dedim, burada herkes ya ölmüştür ya öldürmüştür zaten. Kaldırdı kafasını bana baktı, mesele o değil mesele ölmek değil dayı dedi. Mesele neymiş biliyor musun? Ali: neymiş? -mesele en mutlu olduğun o gün, en güzel hayaller kurduğun o gün ölmekmiş mesele. neymiş mesele? -neymiş dayı? -mesele ölmek değil. Mesele dost bildiğin en güvendiğin adamın eliyle ölmekmiş mesele. İşte böyle dedi o çocuk bana. şimdi anladın mı kimmiş o avludaki çocuk kardeş?
Reklam
Fazla kitaplarımı satıyorum
Yaşar Kemal - Baldaki Tuz = 10 tl Yaşar Kemal - Deniz Küstü =10 tl Yaşar Kemal - Bin Boğalar Efsanesi =10 tl Yaşar Kemal - Ağacın Çürüğü =10 tl Yaşar Kemal - Allahın Askerleri=10 tl William Golding- Sineklerin Tanrısı = 5 tl Kütüphanemde bulundurmayacağım topluca türkiyenin her yerine ücretsiz kargo! Tek çizik tek kusur tek hata yoktur. Bir çocuk bir baba için ne ise benim içinde kitaplar öyledir. Gönlünüz ferah olsun.
sohrap sepehri/suyun ayak sesi
youtube.com/watch?v=4jqd3NF... annemin sessiz geceleri için! kaşan şehrindenim fena sayılmaz halim, bir lokma ekmeğim var, biraz aklım, iğne ucu kadar da zevkim.
Babam Yazmış:
Tut Beni Bizim çocukluğumuzda anneler işe giderken ya da işleri olduğu zaman çocuklarını bırakacağı gündüz bakımevleri/çocuk kreşleri daha icâd edilmemişti. Annelerimizin bir yere gitmesi gerekiyorsa (tâziye, hasta ziyâreti vs.), gittiği yere bizim gitmemiz uygun değilse, ya da o gün eve misafir gelecekse veya evde işleri yoğunsa ( salça
Sohrap Sepehri-Suyun Ayak Sesi
youtu.be/tEZn6Degkak Kaşan şehrindenim Fena sayılmaz halim, Bir lokma ekmeğim var, biraz aklım, İğne ucu kadar da zevkim. Annem var, ağaç yaprağından daha güzel, Dostlar, akan sudan daha iyiVe Allah, burada yakındadır, Şebboylar arasında, uzun çamın altında Suyun bilincinde, Bitkilerin kanununda.Ben müslümanım. Kıblem bir kırmızı
58 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.