"Bireylerin davranışları büyük ölçüde içinde bulundukları toplum ve sosyal şartlar tarafından şekillendirilir. Geniş çaplı etnik nefret ve savaş şartları, daha önce hiçbir suça iştirak etmemiş ve çok iyi eğitimli bireyleri bile acımasız kasaplara dönüştürecek güce sahiptir." der Newman.
Küçük yaşlardan itibaren zihinlere zerk edilen "üstün ırk" inancı ve "ya*udi olmayan herkesin birer goim olduğu ve ya*udilere hizmet için yaratıldığı" inancı, siyonistik anlayışın temelini oluşturmaktadır. Ya*udi olmayan herkese her şeyin yapılmasını meşrulaştıran ve mübah gören bu anlayışa karşılık, bugün bizler kendi çocuklarımıza millî ve manevi ruhu aşılamayı gerçekleştirmez ve neslimizi çakalların oyuncağı edersek yok oluşumuz kaçınılmaz olacaktır. "Çocuklarınıza din veyahut milliyet öğretmeyin, onlar büyüyünce kendileri seçsinler." diyen etki ajanlarının sözlerine kulak tıkayarak neslimizi millî ve manevi bir kimlikle mücehhez kılmak mecburiyetindeyiz. Arsıza, hırsıza, namussuza "DUR!" diyecek nesilleri yetiştiremedikten sonra hiçbir şeyin övünç kaynağı olarak nitelendirilemeyeceği beyan edilmelidir.