Kendinizi dinlemeyin: Beyninizde buluttan nem kapan, vesveseli, geveze ve drama yedi bir teyze odasında. Onu dinlemeyin. Deyin geçin. Müzik açın, kitap okumak. Su, yatağın bulur efenim! Yarın ne giymeyi planladığın, belki bir ukalalık. Kendinizi rüzgarante, akıntıya karşı yüzmeyin.
Ne yerse yiyin: Asla yüre tavuğun özel hayatında neler yaşadım öğrenemeyeceksiniz. Ne kadar gezdi, ne kadar pinekledi, ne stres yaşadı bilemeyersin. İçinizde sütün kaynağı olan inek ne yedi, emin olamayacaksınız. Ekmeği, şekeri filan azaltmaya ama gerisini dağı dağınık kalsın. İçtiğimiz sütün nereden geldiğiyle ilgili endişe, sağlığımıza o sütten çok daha fazla zarar veriyor, o noktaya geldik ..!
Dünyanın her yeri feci, bir şey kaçırmıyorsunuz: Türkiye’nin çivisi çıktı, gidelim buralardan diyenlere: “Nereye yav, karpuz keseceedik..?” Hakikaten, öncelikle bir düşün, seni neresi istiyor.? O isteyen yeri sen istiyor musun, yani ilginiz karşılıklı mı? Bütün bunlar tamamsa, bir de bak bakalım orası buradan daha mı güvenli? Emin misin? Bence o kadar abartma, dev kararlar verme. Gurbetçilere gurbetin ne demek olduğunu bir danış, dinle. Sonra da çık bir dolaş, vapura bin gez, bir çay iç, açılırsın..
Gülse Birsel