Toplumsal hayatın yakın tanığı olarak kütüphane, unutulması muhtemel hikayeleri, tarihin tozlu rüzgarlarında savrulmuş hadiseleri, insan yaşantısının en nadide örneklerini, dünyanın sırlarını, hayatın esrarlarını itinayla muhafaza eder. Değişen hayatın hengamesi kadar geride kalanı, tarihseli, geçmişi de büyük bir titizlikle içerir. Böylece sürekli bir başvuru merkezi haline gelir. Sürekli gidilen, fikri sorulan, görüşleri alınan bir bilge gibi anıtlaşır kütüphane.
(Köksal Alver)