Yaratıcı bir hayat yaşamak için, yanılma ihtimalinin beraberinde getirdiği belirsizliği kucaklamalıyız. Gerçek yaratıcılık işte bu kırılganlık ve risk anlarında gelişir. Başarısızlık korkusu çoğu zaman yeni fikirler keşfetmemizi, farklı yaklaşımlar denememizi ve hayal gücümüzün sınırlarını genişletmemizi engeller.
Genellikle mükemmelliğe ve uygunluğa değer veren bir dünyada sınırların dışına çıkmak ve statükoya meydan okumak zor olabilir. Ancak en çok öğrendiğimiz ve geliştiğimiz yer tam da bu rahatsızlık ve şüphe anlarıdır. Hata yapmak bir zayıflık işareti değil, deneme cesaretimizin ve öğrenme isteğimizin bir kanıtıdır.