Zulüm karşısında sessizleşmemizi buyuran her dil, zulme uğrayanları değil bizi hedef almakta, bize varolmamayı buyurmakta, çünkü zulme uğrayanın somut bir varlığı var, acı çekenin bir bedeni, haykıranın sesi var, bizim ise hiçbir şeyimiz yok, sessizce evlerinde oturanların, bu sessizlikten hayatta kaldığına dair anlamlar çıkaranın hiçbir şeyi yok,varlığı müphem, hayatı ise meçhul. Süreyya Karacabey
“En çok söz dinleyen çocuklarınızı seversiniz, itaat eden eş ya da sevgililerinizi, sizi açıkça eleştirmeyen arkadaşlarınızı seversiniz. Devlet de aynı sizin gibi davranıyor, niye şaşırıyorsunuz? Şaşırmaya kendinizden başlayın.” | Süreyya Karacabey
Reklam
••• En çok söz dinleyen çocuklarınızı seversiniz, itaat eden eş ya da sevgililerinizi, sizi açıkça eleştirmeyen arkadaşlarınızı seversiniz. Devlet de aynı sizin gibi davranıyor, niye şaşırıyorsunuz? Şaşırmaya kendinizden başlayın. Süreyya Karacabey
“En çok söz dinleyen çocuklarınızı seversiniz, itaat eden eş ya da sevgililerinizi, sizi açıkça eleştirmeyen arkadaşlarınızı seversiniz. Devlet de aynı sizin gibi davranıyor, niye şaşırıyorsunuz? Şaşırmaya kendinizden başlayın.” | Süreyya Karacabey
“En çok söz dinleyen çocuklarınızı seversiniz, itaat eden eş ya da sevgililerinizi, sizi açıkça eleştirmeyen arkadaşlarınızı seversiniz. Devlet de aynı sizin gibi davranıyor, niye şaşırıyorsunuz? Şaşırmaya kendinizden başlayın.” | Süreyya Karacabey
“En çok söz dinleyen çocuklarınızı seversiniz, itaat eden eş ya da sevgililerinizi, sizi açıkça eleştirmeyen arkadaşlarınızı seversiniz. Devlet de aynı sizin gibi davranıyor, niye şaşırıyorsunuz? Şaşırmaya kendinizden başlayın.” | Süreyya Karacabey
Reklam
Hayat herkes için bubi tuzakları kurmaktadır. Evlerinizi kaleleriniz olarak kutsar ve size öğretilmiş akıllarla içine girer, nesnelerden medet umar ve infilak etmiş kalbinizi görmezsiniz. Rahatı sevmenin, küçük düzenleriniz bozulmasın diye verdiğiniz ödünlerin aslında sistemle ittifakın en karanlık bölgeleri olduğunu düşünmezsiniz. Sizi ötekilerden ayıran tek şey ağzınızı açtığınızda çıkardığınız sözcüklerin farklı oluşudur ama bununda bir anlamı yoktur ki , sözleriniz" Hadi gidelim" derken bedeniniz kımıldamaz bile.. Gündelik hayata direnmek /Süreyya Karacabey
Süreyya Karacabey
Süreyya Karacabey
Dünya Tiyatro Günü bildirisi-Sahneye özgürlük yaz!
Sahneye özgürlük yaz! Geldi ve bir daha gitmedi gül biçicileri, ülke bozguna uğramış bir bahçe şimdi. Ezilmiş çiçeklerin, savrulmuş fidelerin toprağı ol tiyatro. Sahneye özgürlük yaz! Çocuklar gittikleri yoldan dönmedi, kayboldu annelerin neşesi, hayatlar parçalandı, acıya açılıyor kapıları artık evlerin, anlat ki unutulmasın hikayeleri. Sahneye özgürlük yaz! Zincire bağlandı hayal gücünü yükselten kanatlar, tutsak edildi ortak iyiye ait rüyalar. Rüyalarını onlara verme tiyatro, sen var oldukça uçacak o kanatlar. Sahneye özgürlük yaz! Uzun bir kışa benzedi ülke, içinden karanlık suların geçtiği, herkes ayrı ayrı üşüyor şimdi, yaktığın ateşle ısınacak herkes. Sahneye özgürlük yaz! İnsanların birbirini yeniden bulacağı kökene çağır bizi tiyatro, sonsuz kardeşliğin ve barışın dünya sahnesine, birlikte oyun seyretmenin neşesine çağır bizi, tarihte ustaların yaptığı gibi, cesarete ve dürüstlüğe çağır bizi. Sahneye özgürlük yaz! Geldi ve bir daha gitmedi gül biçicileri, azaldı sesler, çığlıklar fısıltıya döndü, her yer ıssız bir mezar şimdi. Sen deleceksin tiyatro bu suskunluk mermerini. Sahneye özgürlük yaz! Süreyya Karacabey
22 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.