Dünya, büyük bir manevî buhran geçiriyor. Manevî temelleri sarsılan garb cem'iyeti içinde doğan bir hastalık, bir veba, bir taun felâketi gittikçe yeryüzüne dağılıyor. Bu müdhiş sâri illete karşı, İslâm cem'iyeti ne gibi çarelerle karşı koyacak? Garbın çürümüş, kokmuş, tefessüh etmiş, bâtıl formülleriyle mi? Yoksa İslâm cem'iyetinin
Bugün dünya anneler günü emektar annelerimiz bizi yetiştirmek için her günlerini bizlere harcayarak bir gün için hatırlanmamalılar anneler her daim hatırlanmalı her daim sevilmeli onlara sevgi gösterilmeli onlar bu dünyayı güzelleştiren kırmızı güller gibi sarı papatyalar gibi sıcak bir günde güneş gibi gecenin en zifiri karanlığında doğan ay gibi anneler gününüz kutlu olsun güzel anneler 💐💐
Eski avluda
Bir çiçek açtığında
Bir eski avluda
Diyor ki;
Çalıda sarı bir çiğdemim ben
Ve senin çok eski cümlen.
Sen otursan, gitmemiş ki! olsan
Ben sana bir eski Endülüs avlusu
Sana Bir Tanrı Getirdim
Hani o iki kişilik dünyalar bizimdi
Hani sen iyiydin
Halden anlardın
Hani sen git demiyecektin bana
Ve ben herşeye rağmen gelecektim
İçimde bir umut
Ellerimde olgun meyvalar
Dünya nimetleri
Cam Kemik Hastalığı Farkındalık Haftası
Sosyal medya üzerinden paylaşım desteği bekliyoruz.
Cam kemik hastalığı, nadir hastalıklardan biri. Genetiktir ve bir çok tipi vardır.
6 -13 Mayıs günleri, bu hastalığa bizler de dikkat çekiyoruz.
Cam kemik hastalığıyla olabildiğince iyi bir yaşam sürmek için insanüstü bir çaba harcamak gerekiyor ve birçok konuda desteğe ihtiyaçları olan bireyler ve aileler
çoğu zaman bu zorluklarla başbaşa kalıyorlar.
6 -13 Mayıs Dünya Osteogenezis Imperfecta yani Cam Kemik Hastalığı Farkındalık Haftası ⚠️
Dünya çapında hastalığın, her 100 bin kişiden 6-7’sinde görüldüğü düşünülüyor.
Görsel betimleme: görsel üzerinde siyah sarı renkler de iskelet üç figür bulunuyor. 6-13 Mayıs Uluslarası Cam Kemik Farkındalık Haftası yazıyor
#camkemikhastalığı
#worldwishboneday
#osteogenesizimperfecta
#OI
#disabilityrights
#wishbone
Beni Sorarsan- Gülten Akın
Beni sorarsan,
Kış işte
Kalbin elem günleri geldi
Dünya evlere çekildi, içlere
Sarı yaseminle gül arasında
Dağların mor baharıyla
Sis arasında
Denizle gül arasında
Yanımda kediler, kuşlar
Fikrinden dolaşıyor
Hiçbir iktidarı sevmesem de
Sobanın iktidarında
Çarpışa çarpışa nasılsa
Büyüyebilen kızlar
Uslu, sakin, ölümü bekliyorlar
Yaşlılık
Dev mi oldular, başkaları
Üstüne üstüne gelip korkusuz
Güçlerini deniyorlar
Faik Baysal
Muharrem Dayanç:
"Türk edebiyatında en çok ilgimi çeken bahislerden biri “yazarlar ve anneleri”dir. Konu bu kadar genel değil elbette bahsi biraz daha daraltarak söylemek gerekirse “küçük (hatta çocuk) yaşta annesini kaybeden yazarlar”dır. Başlangıçta Tevfik Fikret (12), Ahmet Hâşim (7), Yahya Kemal (13), Ahmet Hamdi Tanpınar (14), Ziya Osman Saba
Yakamoz& Papatya [1-8] hepsini okumak isteyenlere...
Aşk lafını ağzına almazdı Yakamoz. Nerede aşık görse garipser, aşk acısı gördü mü dayanamaz, gülerdi. Çok ketumdu, kimseye hiçbir şey söylemezdi. Bir kadının onu seveceğine inanmazdı, gerçek aşkın onu bulacağına ihtimal bile vermezdi. Sonra bir gün onu gördü, onu Papatyasını bakmaya kıyamadığı o narin çiçeğini hayatında hiç böyle hissetmemişti.