Eğer soluksuz bir şekilde okumak istediğiniz bir kitap arıyorsanız kesinlikle Alamut u okumalısınız …
Öncelikle ilk olarak Semerkant ı okumuştum ve Hasan Sabbah,Ömer Hayyam ve Nizamülmülk dostluğunu ve Alamut kalesinin kurulma amacını orada idrak etmiştim …Selçuklu sarayından kovulmasından sonra, Hasan Sabbah Alamut kalesini ele geçiriyor ve dini kullanarak yeryüzünde sahte bir cennet kuruyor ve insanları kendisinin bir peygamber olduğuna inandırıyor …Ve bunu öyle güzel işliyor ki bu kadarına da pes dedirtiyor adeta..Kendi yarattığı fedaileri günü geldiğinde kendisi ve yarattığı din -tarikat adına ölecek kıvama gelecek şekilde yetiştiriyor,yine bu fedaileri haşhaşlı haplar ile kandırıyor ve adeta cenneti andıran içinde güzel hurilerin ve sayısız güzelliğin olduğu sahte cennete gönderiyor ..Resmen insanlığın saflığını kullanıp buna dini de alet ederek kendine ait bir cumhuriyet kuruyor ,herkesi de buna inandırıp körü körüne bir bağlılık sağlıyor ..
Kitabı okurken de bitirince de şunu düşündüm ;kitap tarihi kurgu şeklinde yazılmış evet ama böylesine bir adam gerçek olsaydı neler olurdu ;)gerçi günümüzde de benzer olayların yaşanıyor olduğunu düşünmüyor değilim..
Hasan Sabbah ‘ın zekasına yer yer hayran kaldım ,yer yer de ona çok kızdım..Ve bu ikilem kitap boyunca devam etti ..Ama nefesimi kesen ve hadi sonraki bölümde ne olacak diyerek elimden bırakmak istemeyecek güzellikte bir kitap okudum..
Herkese kesinlikle tavsiye ediyor ,keyifli okumalar diliyorum :))