Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.26
1921 Nobel Edebiyat Ödülü sahibi Fransız yazar Anatole France,edebiyatın her türünde eserler vermiştir.En önemli yapıtlarından biri ise Penguenler Adası'dır.1908 yılında kaleme alınan Penguenler Adası bir siyasi düş niteliğinde olup o zamanki Fransız adaletine göndermedir.
Mael adında gözleri görmeyen bir aziz,şeytanın kandırmasıyla kendini penguenlerin yaşadığı bir adada bulur.Penguenleri insan sanar ve onları vaftiz eder.Bu durum cennette bulunan diğer din adamları ve Tanrı arasında tartışmaya sebep olur,yapılan toplantı sonucu ile penguenler yavaş yavaş insana dönüşür,onlara ruh verilir.Penguenlerin değişimi ile ilk başta özel mülkiyet sorunu baş gösterir.Sonrasında din,ahlak,sanat,ekonomi,adalet gibi konularda yaşanan sıkıntılar başlar.
Bölüm bölüm okuduğumuz bu kitapta belirgin karakterler tarihsel kişileri temsil eder.Ben özellikle Dreyfus Davasının anlatıldığı Coloban'ın(Emile Zola),Pyrot'un (Dreyfus) olduğu bölümleri çok sevdim.Kitaba başlamadan önce bu dava ile ilgili bilginiz yoksa araştırmanızı tavsiye ederim,o şekilde kitap daha anlaşılır olacaktır.Diğer karakterlerden Pembe Kız(Jean D'Arc),Trinco(Napoleon) ve Aegidius Aucupi (Voltaire) önemli kişileri oluşturur.Kitap bu yönüyle baya ilgi çekici ve farklı geldi bana.Okumanızı tavsiye ederim.Kitapla ve sevgiyle kalınız.
Penguenler Adası
Anatole France bu eserinde gerçekten de zamanının toplumsal meselelerine esprili ancak eleştirel bir bakış açısı sunmuş. Antropomorfik penguenler aracılığıyla insan toplumunun içinde bulunduğu çelişkileri ve eksiklikleri oldukça isabetli bir üslupla yansıtmış. Toplumsal normlara bağlılığın ve ideolojik kutuplaşmanın insan için ne denli yorucu
Penguenler adası penguenler üzerinden Fransa tarihi ve daha geniş açıdan bakarsak insanlık tarihi üzerine yazılmış bir romandır.Kitap boyunca, bir yandan penguenlerin tarihi anlatılırken, bir yandan da Fransa'nın siyasi tarihi hicvedilmektedir. Yerinde benzetmeleri, okuyucuyu içine çeken kurgusu ve pek çok konuya değinmesiyle zengin bir okuma keyfi sunar. Konusu: St. Mael çok yaşlı bir din adamıdır. Bir gün taş teknesi ile yaptığı seyahatte yolu bir adaya çıkar. Bu adada penguenler yaşamaktadır. Yaşlı din adamı,yolculuğundan dolayı yorgundur, zaten gözleri de iyi görmemektedir.Bütün penguenleri insan zanneder ve hepsini vaftiz eder. Bu olay üzerine cennetteki ulu kişiler arasında tartışma başlar. Bu vaftiz geçerli midir? Vaftiz sadece insanlar için midir? Sonuçta tanrının kararı ile tüm penguenler insana çevrilir. Ve olaylar başlar .Öykünün başlangıcında yer alan olaylardan bir tanesi çok ilginçtir. Tarlalar herkese eşit olarak paylaştırılmıştır. Ancak, şimdi insan olan penguenler arasında kıyasıya mücadele hemen başlar. Kavgalar,münakaşalar ve çeşitli didişmeler sürüp gider.
Penguenler Adası Anatole France'nin kitaplarını okuma kararı aldıktan sonra baskısını bulduğum sekiz kitaptan birisiydi. Gayet temiz çevrilmiş bir kitaptı.
Kitabımız, bir din adamının yanlışlıkla penguenleri insan sanarak Hristiyan yapması ve Tanrının bu penguenlere ruh ve insana benzer bir görünüş vererek yeni bir uygarlık kurmasıyla başlıyor. Bu yeni milleti tıpkı ilk insanlık tarihi gibi ele alan yazar, avcı toplayıcı bu toplumu devlet kuracak, akıl oyunları düzenleyecek, adaletsizlik, eşitsizlik, sosyalizm, kapitalizmi yayacak duruma kadar getiriyor.
Kitap birbiriyle bağlantılı veya birbiriyle aynı ortamda geçen sekiz farklı kitabın birleşimi gibi düşünülebilir. Her bölüm, birbirinin devamı veya bir önceki bölümün inşa ettiği gelişimin üstüne kurulu durumda.
Roman, bir bakıma Fransız adaletsizliği eleştirisi gibi düşünülebilir. Bir siyasi rüya ve fantastik dünya diyebiliriz. İçerisinde doğrudan isim verilmese de önemli tarihi kişiler mevcut. Bu da benim kitaba olan bakış açımı oldukça olumlu etkiledi. Aynı durum doğrudan isim verilen yazarın Tanrılar Susamışlardı romanında da mevcut.
Oldukça düşündürücü bir kitap. Siyasi, felsefi, dini, ahlaki vb. her açıdan sorgulatırıcı bir yanı var. İçinde oldukça etkileyici ve düşündürücü paragraflar bulmak mümkün.
Kütüphanenizde yer alması gereken romanlardan birisidir. İyi okumalar...
Penguenler adası, gözü görmeyen bir pederin yanlışlıkla penguenleri kutsaması ve sonrasında insana dönüşümleriyle başlıyor. En baştan toplumsal düzenin oluşturulduğunu düşünün.. Kilise gölgesinde yaşananlar, monark sistem ardından oligarşi, düşünce reformları Fransız toplumunu aktarıyor bize..Karakterler Fransız tarihinin tarihsel figürlerini yansıtmakta..Ama sosyolojiye aşinaysanız sadece Fransa değil Ortaçağ Avrupa’sından pek çok yön bulabilirsiniz.. Nobel edebiyat ödüllüdür..Keyiflidir, akıcıdır, ufuk açar, düşündürür…
St. Mael çok yaşlı bir din adamıdır. Bir gün teknesi ile yaptığı bir seyahatte yolu ıssız bir adaya düşer ve yaşlılığın ve yorgunluğun etkisi ile gözleri iyi göremediğinden adadaki penguenleri insan sanarak vaftiz eder..Peki penguenlerin vaftiz edilmesi geçerli olur mu tartışmalarından sonra bütün penguenler insana çevrilir.. Sonra büyük mücadele başlar... Artık insan özellikleri alan penguenler için pastadan pay alma çabaları yaşanırken hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır...Nasıl buldum derseniz insanoğlunun sahip olma hırsını, özgürleşirken tutsak olmasını anlatan güzel bir eser. Pek duyulmamış bir eser belki ama mutlaka bir şans verilmeli derim.
Penguenler buzların üstünde huzurlu ve mutlu yaşayıp giderken kendisine bahşedilen taş tekneyle yanlışlıkla gelir Aziz Mael. Gözleri iyi görmez Mael'in bu küçük insanların çok iyi olduklarını düşünür tek eksiklerinin İsa'nın izinden gitmek olduğuna kanaat eder ve bütün penguenleri vaftiz eder.
Aziz Mael ne yaptığından habersiz eseriyle övünürken cennette yaşayan bütün azizler Tanrı önderliğinde toplanır ruhu olmayan bu hayvanların akıbetini çözebilmek için tartışırlar.
Sonra sayfalar akıp gider tarihten kişiler sayfalar arasında kendilerine yer bulur, biz onları gerçek isimleriyle değil yaptıklarıyla tanırız.
Penguenler toprak sahibi olur, kral olur, cumhuriyeti kurar... Yaşanan her dönemde tanıdık bir şey illa ki bulunur.
Yazar France o kadar güzel anlatmış ki ilk bölümü daha önce okumuş olmama rağmen bir an bile sıkılmadım.
302 syf.
7/10 puan verdi
Penguenlerin vaftiz edilmesi ile birlikte, penguen ırkının sanki ilk insanmış gibi medeniyeti, siyaseti ve hayatı öğrenmesini öyküleme ve betimlemeler ile anlatan güzel bir kitap.